2015 yılını güvende hissetme ve aidiyet duygularımız ile ilgili bulunduğumuz mevcut durumu sorgulatacak olan “Yengeç Dolunayı” ile kapatıyoruz.

Yazıma geçmeden önce aldığım yorumlar doğrultusunda yaptığım bir değişikliği vurgulamak istiyorum:

Yazıyı daha sade bir hale getirmesi için burçlar gezegenler ve açılar gibi tüm astrolojik göstergeleri yazının içinden çıkararak sayfanın sonundaki bölümde belirttim. Yazımda geçen değerlendirmelerin dayandığı bileşenleri ve göstergeleri yazının son bölümünde bulabilirsiniz.

Aidiyet Duygumuza Dair Bir Sorgulama


25 Aralık 2015 Cuma günü Saat 13:11’de gerçekleşecek Yengeç dolunayı ile her birimizin haritasında Yengeç burcu ile temsil edilen yaşam alanı hangisiyse (ailemiz ilişkilerimiz iletişim ve öğrenme şeklimiz sosyal çevremiz arkadaşlarımız sağlığımız kariyerimiz gelirlerimiz) o alanda ne kadar güvende hissettiğimizi sorgulayacağız.

Bu sorgulama dolunayla gündemimize gelen yaşam alanı konusunda hissettiğimiz aidiyet duygumuz üzerinden olacak.


Eğer hayatımızda artık kendimizi yeterince ait ve güvende hissetmediğimiz bir tema varsa sırf korkularımız ya da mevcut temanın “olması gereken doğru tema” olduğuna inancımız nedeniyle bir değişikliğe gidemiyorsak bu dolunay bu temayla ilgili tekrar oturup düşünmemize neden olacak olayları hayatımıza getirecek.


Ve bir “kararı vermenin kararını veriyor olacağız”.


Özellikle bu vurguyu yaptım çünkü dolunay anına ait gökyüzü bir karar verebilme konusunda bile zorlanacağımızı ifade eden göstergelere sahip.

Gündemimizdeki konu her ne ise o konuyla ilgili tamamlanmış hissedebilmemiz için öncelikle sağlamlığımızdan ve attığımız temellerin güven verdiğinden emin olmalıyız ve ayaklarımızı yere güvenle basabilmeliyiz.

Yengeç Dolunayı yeni temeller atabilmemiz ve bu temeller üzerinden kendimizi daha sağlam inşa edebilmemiz için bize fırsat veriyor. Bu inşa sırasında temellerini attığımız konuyu adeta evimiz yuvamız ya da ailemiz gibi sahiplenebileceğimizden ve bu konuyla ilgili koşulsuz ve şüphesiz bir güven ve aidiyet duygusu hissedebileceğimizden emin olmamız gerekiyor. Bu noktada bizi bu güven ve aidiyet duygusuna götürecek girişim için mevcut “konfor alanımızın” dışına çıkmamız da gerekebilir.

Yengeç dolunayıyla konfor alanımızın dışına ne kadar çıkıp çıkamıyoruz kendimizi inandırdığımız ve ısrarla ciddi şekilde sürdürdüğümüz düzen ve sistem ne kadar “özümüze hitap ediyor ne kadar bize ait” bunları sorgulamamız gerekecek. Bunu yaptıkça korkularımızla yüzleşecek korkularımız sebebiyle cesaretimizin kırıldığını hissedeceğiz. Yengeç Dolunayı tam da bu noktada korkularımızın üzerine gidip her birimizin “özde ne olduğumuzu” görmemiz ve bununla ilgili gerekli dönüşüm için adım atmamız gerektiğini vurguluyor.

Korkularımızla Yüzleşmek

Maalesef hayatımızda dolunayın çıkardığı temayla ilgili bizi rahatsız eden artık kendimizi kandırma noktasına gelmiş gerçekçi olmayan zihinsel bir durum var. Bu gerçekçi olmayan zihinsel durum duygusal anlamda kendimizi aldatmamıza ve kandırmamıza sebep oluyor. Bu “dogmatik” durum hayattaki en büyük değerimiz olan kendimize sevgimizi besleyebilmek adına dönüşmek zorunda.


Korkularımız nedeniyle gerçekçi olmayan ve gerçekleri değerlendirmekte güçlük çeken bir zihin ve düşünce yapısının bizi “mahkum ettiği” varsayımlarımızdan sıyrılmamız gerekiyor.
Yengeç astrolojik sembol olarak derinlerde sakladığı “özünü” güvene alacak bir fiziksel düzlem ve yuva bulma arayışını temsil eder. Bu nedenle Yengeç Dolunayı ile birlikte içinde bulunduğumuz mevcut durumun ne ölçüde yuva işlevine sahip olduğunu ya da bu mevcut durumda özümüzü ne kadar koruyabildiğimizi iyi anlayabilmemiz ve gerekiyorsa kendimiz gibi hissebileceğimiz ait olabileceğimiz yeni bir yuva bulmak durumundayız.

Dolunay enerjileri her zaman objektif olabilmek olaylara farkındalıkla bakabilmek bozulan dengeyi yeniden kurmak işlevini yitiren ya da zarar veren konuları bırakmak ve arınmak için destekleyici enerjileri barındırır.


Korkularımızla büyüttüğümüz ve bizi esir alan davranış kalıplarını bırakmaya karar verebilmek bile dolunay zamanında büyük bir adım olacaktır.


Güvenlik Duvarlarımızla Vedalaşmak


Okurken “bunu yapmak o kadar kolay mı?” diyeceğinizi hissedebiliyorum dolunay anının harmonik haritasını açtığımda da esas krizin “dönüşmek için harekete geçmeye karar verme” noktasında olabileceğini de görebiliyorum. Dolunay anının harmonik haritasında harekete geçme konusunda cesaretimizin sürekli kırılacağına ve adeta dayanıklılığımızın sınırları test ediliyormuş gibi hissedeceğimize dair göstergeler mevcut. Fakat değişime ve dönüşüme açık olmak yerine direnmek mevcut hapsolmuşluk duygusunu inatla sürdürmeye çalışmak sadece içinde bulunduğumuz durumun gerginliğini arttırmaya hizmet edecektir.


Ayın yengeç burcundaki enerjisi yumuşaktır korumacıdır anaçtır ve bağışlayıcıdır. Bir annenin karşılıksız koşulsuz ve sonsuz sevgisini bağışlayıcılığını koruma içgüdüsünü ve sunduğu yuva hissiyatını tanımlar. Bu yüzden bu dolunayda önceliğimiz gündemimizdeki konuyla ilgili güven ve aidiyet duyacağımız yuvanın tanımını yapmak; sonrasında da yuvaya gitmemize engel olan korkularımız bahanelerimiz güvence senaryolarımız ve kendi kendimize ördüğümüz güvenlik duvarlarımız ile vedalaşmak olmalıdır.

Ek olarak yazının bütünlüğünü bozmamak adına şu notu sona eklemek yerinde olacaktır. Yengeç dolunayı diyete ya da bedenimize iyi gelecek beslenme rutinlerine başlamak ve sigara gibi bedenimize zarar veren alışkanlıkları bırakmak konusunda oldukça destekleyici olacaktır.

Ve merak edenler için yazıyı hazırlarken kullandığım göstergeler ile gökyüzünün dolunay anındaki görünümü:

Dolunay ev aile aidiyet ve köklerimiz güven duyma koruma ve korunma ihtiyacımız anaç duyguları ve kırılgan yönlerimizi temsil eden Yengeç burcunun 3.derecesinde gerçekleşiyor.
Dolunay anında yükselen çizgisinde yer alan Boğa burcu sabit ve stabil durumumuzu sürdürme eğiliminde olduğumuzu; dolunayın önümüze getireceği değişim temasına karşı tepkisel inatçı ve yavaş harekete geçmeye meyilli olabileceğimizi gösteriyor.

Dolunay anının harmonik haritasında ise Güneş ve Ay Koç burcunun 13.derecesinde değişim dönüşüm ve krizleri temsil eden 8.evde bir araya geliyor.
Harmonik haritadaki Güneş ve Ay’a duygusal güveni bulabileceği yer arayışında olan Yengeç burcunun 9.derecesindeki Mars kare açı yapıyor.

Benzer şekilde harmonik haritadaki Güneş ve Ay’a; soğuk sert düzenin temsilcisi otoriter ve acımasız mizacıyla Oğlak burcunun 11.derecesindeki Satürn kare açı yapıyor.
Harmonik haritadaki bu kare açılar dolunay sırasındaki krizlerin kaynağının değişim için harekete geçmek istediğimiz noktada uğrayacağımız içsel engellerin sürekli kırılan cesaretimizin ve birbirine zıt enerjilerin yarattığı “dayanıklığımızın test edildiği hissiyatının” olacağını işaret ediyor.

Harmonik haritanın işaret ettiği kriz alanlarını aşabilmek ise harmonik haritadaki Mars-Satürn zıtlığının temsil ettiği “korkular ile yüzleşmekten” geçiyor.
Herkese şimdiden daha huzurlu ve keyifli bir yeni yıl dilerim.

Eray Sertkaya