Erkeklerin kafasını karıştıran nokta başka! Aradaki fark her geçen yıl biraz daha açılıyor. Fark bu hızla açılmaya devam ederse dünya yavaş yavaş kadınların hâkimiyetine girecek hatta kadınlaşacak. Yönetimde ticarette siyasette kadın sayısı artacak neticede ipler kadınların eline geçecek. Erkekler biraz da bu nedenle huzursuz!







ERKEKLERİN kadınlardan daha az yaşamalarının sebebi tam olarak bilinmiyor. Bunda birden çok faktör etkili gibi görünüyor. Mesela erkekler sağlıklarına dikkat etmek sağlıklı yaşam kurallarına uyma konusunda kadınlar kadar dikkatli değiller ki bu çok ciddi bir dezavantaj. Erkekler hijyenik kurallara da yeteri kadar uymuyorlar. Ayrıca sağlıklı beslenmek bir yana doğru dürüst beslendikleri bile söylenemez. Yanlış şeyler yiyip içmekte ısrarlılar.


Doktor alerjileri var
Erkekler sağlık kontrollerini de düzenli yaptırmıyorlar. Bu gelişmiş toplumlarda da değişmiyor. Okumuş eğitimli ya da cahil olmak durumu değiştirmiyor. Çoğu erkek ya ciddi biçimde hasta olunca ya da karısı kolundan zorla tutup ***ürdüğü zaman düzenli doktor ziyaretleri yapıyor. Hele hele sağlık kontrolleri söz konusu olunca topu hemen taca atıyor. Diyelim ki hastalandılar ilaçlarını da düzenli kullanmıyorlar. İstirahat ve benzeri önerilere ise neredeyse hiç kulak asmıyorlar. Kontrollere gitmiyorlar...


Ruhen de hızlı yaşlanıyorlar
Erkeklerin yaşam tarzı alışkanlıkları da bir sürü yanlışla dolu. Mesela alkol ve tütün kullanımı kadınlardan daha yaygın bir sorun. Özellikle alkolü kontrolsüz tüketme söz konusu olduğunda akla kadınlar değil önce erkekler geliyor.Bitmedi... Erkekler stres yönetiminde de berbat durumdalar. Kadınlardan daha hırçın ve gerginler. Öfke kontrolleri çok daha kötü. Çaktırmıyorlar ama ilişkilerinde “güven duygusu süreklilik kararlılık” gibi şeyler pek sıkı değil. Bütün bunlar iş yaşamının sorunları gelgitleri ile üst üste gelince ruhsal med-cezirler de yoğun oluyor. Ruhsal yaşlanmaları da çok hızlı.


İktidar stresi var
Erkeklerin yaptığı yanlışlar bunlarla da bitse iyi. Dahası var... Çoğu erkek olan bitene boyun eğmeyi “bu da geçer” diyebilmeyi “zaman halleder” biçiminde düşünmeyi yani gerektiğinde “boyun eğmeyi” bilmiyor. Genelde daha aceleciler. Çok daha önemlisi “güç saplantıları” kadınlardan daha fazla. Bu saplantı onları bazen bir stres üretim makinesi haline bile getirebiliyor.

Ayak uyduramıyorlar

Canınızı sıkmak istemem ama “erkek yanlışlarına” biraz daha devam etmek zorundayım: Erkekler değişmeyi de bilmiyor. Bilseler de hatta yapmaya teşebbüs etseler de beceremiyor. Zamana ve yeni gelişmelere ayak uydurma konusunda kadınlardan daha beceriksizler. Bunlar ruhsal yapılarını olumsuz yönde etkileyen şeyler.


Aşırı hız alışkanlığı
ÖNEMLİ bir nokta da şu: Zannedildiğinin aksine çekingenler. Hatta kapalı oldukları bile söylenebilir. Eş dost sohbetlerinde açık saçık fıkralar anlatmalarına bağırıp çağırıp küfretmelerine bakmayın. Ne kendileri ne de arkadaşları hatta eşleriyle bile şöyle yürekten içten açık seçik gönül rahatlığıyla dertleşemiyorlar. Ayrıca sorunları ile yüzleşme konusunda da kadınlara göre daha korkak davranıyorlar.

Erkeklerin ömrünü törpüleyen sorunlardan biri de durmayı duraklamayı becerememeleri. Aşırı hız neredeyse bir erkek alışkanlığı gibi kabul ediliyor. Bu yalnız trafik söz konusu olduğunda tehlike yaratmıyor. Genelde hayatta da gereğinden fazla hız pek iyi bir şey değil. Bazen kadınların yaptığı gibi yavaşlamak hatta durmak durup bir nefes almak olan bitene uzaktan bakmak değişen şeyleri görüp yeni planlar yeni uyum süreçleri oluşturmak son derece önemli bir meziyet. Bu meziyetin de erkeklerde yeteri kadar gelişmediği belirtiliyor.


İş kazalarında erkekler önde
ERKEKLERİN daha pek çok kusurları var. Mesela daha çok kaza yapıyorlar. İş kazası trafik kazası fark etmiyor. Kaza istatistiklerinde hep erkekler önde. Bunun önemli bir nedeni hız ve dikkatsizlikse bir diğeri de tedbirsizlik olmalı. Erkekler “tedbir ve korunma” konusunda da özensizler. Trafikte emniyet kemeri takmayı tehlikeli alanlarda veya motosiklet sürerken kask kullanmayı kayak yaparken önlem almayı hatta cinsel ilişkide korunmak için kondomdan faydalanmayı sevmiyorlar. Bir önemli nokta daha var: Aşı olmak gibi önemli bir konuyu bile pek ciddiye aldıkları söylenemez.

Bütün bunlara bakınca erkeklerin hak ettiklerinden çok bile yaşadıklarını söylemek mümkün denilebilir. Kısacası sorun hormonal metabolik ya da genetik olmaktan çok üst üste gelen yanlışlardan kaynaklanıyor.