“Bundan yaklaşık 9 yıl evvel Shogun: Total War diye bir oyun düşmüştü piyasaya. Hâlâ eskilerin güzide dergisi LEVEL’de Serpil hanımın yaptığı inceleme az buçuk aklımdadır. Eh o türde bir oyun henüz çıkmadığı değişik bir tecrübe sunduğu için Serpil hanım da “ya aslında fena değil alınıp oynanabilir” gibi bir karara varmıştı yanılmıyorsam. Kalabalık orduları görünce heves ve merak karışıklığı içinde “Ne menem bir oyun bu?” deyip almıştım bir türlü sevemediğim korsancı elemandan… Shogun’daki No-Dachi şok piyadeleri ve battal boy kılıçları hâlâ güzel anılar olarak aklımdadır. Bir de şu manyak Budist rahipler olmasaydı…”
…diye giriş yapmışım Empire TW (ETW) incelemesine. O zamandan bu zamana 2 yıl geçti. Zaman geçti devir başkalaştı ikiz kuleler yıkıldı buna mukabil Irak işgal edildi altın ve petrol fiyatları fırladı Ortadoğu karıştı bizler hafif yaşlandık falan filan. Şöyle bir geriye dönüp bakınca duvardan başka bir şey göremiyoruz tabii ama ilk Total War oyunu olan Shogun TW’ den bu yana yaklaşık 11 yıl geçmiş bunu biliyoruz. Millet Rome 2 Rome 2 diye hoplayıp zıplayadursun yapımcı Creative Assembly artık zamanının geldiğine inanmış olmalı ki özüne geri dönüş yaptı. ETW ve Napolyon TW (NTW) ile soluttuğu barut dumanından sonra tekrar kılıçların mızrakların okların atların etkili olduğu bir döneme gidiyoruz 16. yy. Japon daimyoları (derebeyleri) dönemine…
Baştan belirteyim ki sonradan bazı bünyelerde sıkıntı ve “vay ben duymadım” durumları olmasın… Bilindiği üzere Total War oyunları geniş içerik ve detay ile gelir ayrıyeten bu yazı rehber niteliğinde yazılmamıştır sadece incelemeye bazı ufak bilgiler ve ipuçları serpiştirilmiştir. Dolayısıyla oyunun en ince ayrıntılarını geçtim kalın ayrıntılarından bile bahsedilmemiş olabilir ki bunun için özürlerimi sunarım ama aksini umanlar beyhude bir bekleyiş içindedir.
İNKILAP TARİHİ
Oyunumuz selefi gibi 16. yy Japonya’ sında Sengoku dönemi diye tabir edilen dönemin son demlerinde (tam olarak ilk oyundan 15 yıl sonrasında yani 1545‘ te) geçiyor ve bu dönem meraklıların da bildiği üzere fırtınalı bir dönem. Japon tarihinin 3 şogunluğundan 2. si olan Ashigaka Şogunluğu zayıflamıştır ve ömrünü tamamlamak üzeredir. Ülkede az veya çok gücü bulunan her daimyo (Japon derebeyleri diyebiliriz) gücünü pekiştirmek ve ada üzerindeki etkisini artırmak için (ki bunun yolu Şogun olabilmekten geçiyor) kıyasıya mücadele içindedir.
İşte bu hengamede takvimler Miladi 1545 yılını gösterirken (Hicri kaç ediyordu?) 9 beylik (Limited Edition’ da 10 beylik) arasından bir beyliğin kontrolünü ele alıp Uesugi Kenshin Takeda Shingen Tokugawa Ieyasu gibi ünlü daimyolarla birlikte “Şogun olmak için mücadele edenler” arasına katılıyoruz (1545′ de bir diğer efsanevi daimyo Oda Nobunaga henüz piyasada yok).
Peki yukarıda zikrettiğimiz uğruna beyliklerin (klan lafına ısınamadım oldum olası) birbirine girdiği ve oyuna ismini veren zat-ı muhterem Şogun (Shogun) ya da Şogunluk (Shogunate) nedir kimdir?
Shogun “orduların komutanı” anlamına gelen bir kelime. Bundan; askeri gücünden dolayı tüm ülkede sözü geçen ve diğer daimyoları (hatta imparatoru) kontrol altında tutan bir genel komutan manası çıkarabilirsiniz serbestsiniz. Japonya’ da Şogunlar çok yetkili ve kudretlidir öyle ki imparator bile siyasi bir simgedir özünde ülkenin esas hakimiyeti Şogun’ dadır desek yanlış olmaz sanırım. E Şogunluk (Shogunate) bu kadar etkili yetkili bir makam olunca Şogun olmak isteyen daimyolar da çok olacak haliyle.
Daimyo dediklerim ise esasında bir klan ya da bizdeki karşılıklarıyla “beylik ya da aşiret liderleri” ya da diğer tabirle “savaş lordları” ki bunlardan bazıları savaş alanlarında epey ünlenip Japon tarihine bile geçmiştir (tarihi sırasına göre oyunda karşılaşacaksınız). Takeda Shingen ile süvarileriyle ünlü Takeda beyliğini bizzat yönetmek sizi bilmiyorum ama beni oldukça heyecanlandırıyor (Oda Nobunaga da bir diğer favorim).
BAŞLA ARTIK ŞU OYUNU ANLATMAYA!
Tamam tamam asabileşmeyin o meşe odunlarını da bırakın elinizden. Peki sakinleştiyseniz devam edelim… Efendime söyleyeyim; oyuna giriş yaptığımızda bizleri müzikleriyle görsel kalitesiyle ve hoş canlandırma etkisiyle güzel (ve gaz verici) bir giriş videosu karşılıyor ki tekrar tekrar seyretmek de beis yok.
Aldığımız gazla ana menüye geldiğimizde az önceki heyecanın yerini bu kez şaşkınlık alıyor. Çünkü (seriyle yeni katılacak oyunseverleri saymazsak) önceki Total War’ lardan alıştığımız üzere arka planda hareketli çatışma sahneleri içeren menü yerine oldukça güzel doğa manzarasından küçük bir kesit eşliğinde görkemli bir kale manzarası karşılıyor bizleri. Hadi bu kalenin ve görebildiğimiz çevresinin mevsime göre değiştiğini söyleyeyim de hayranlığınız daha da artsın. Ama bir uyarı; hemen fareye sarılıp sağa sola tıklamayın arkanıza yaslanıp manzarayı seyrederek arkaplanda çalmakta olan (Jeff Van Dyck imzalı) leziz müzikleri iliklerinizde hissedin ve atmosfere girin sonra da ne yapacaksanız yapın. Gerçi bu duyguyu aceleci modern çağ gençlerine anlatmak biraz müşkül ama belki hissiyatı kuvvetli oyuncular denk gelir bilinmez.
Ana menüde Tek Oyuncu (Single Player) bölümünden Japon tarihi için önemli olan geçmişte yaşanmış muharebeleri yaşayabilir ve savaşın kaderini değiştirmeye çalışabilir kendi muharebenizi kendiniz tasarlayabilir yeni seferberlik açabilir Total War oyunlarında yeniyseniz eğitim görevlerini açabilirsiniz (ki tavsiyemdir) ya da yaptığınız ve daha önce kaydettiğiniz muharebelerinizi tekrar seyredebilirsiniz keyif sizin. Bense oyunu açar açmaz yeni bir seferberlik (campaign) başlatırım her daim. Alışılageldiği üzere sizden yöneteceğiniz beyliği seçmeniz istenecek ve 9 (Limited Edition sürümünde 10) beylik arasından birini seçip diğer daimyoları alt ederek Japonya’ nın kudretli Şogunu olmaya çalışacaksınız.
Yalnız bunun “en zor seviyelerde” o kadar kolay olmayacağını söylemeliyim. Neden mi? İlki Empire TW’ den beri süregelen değişikliklerden biri olan ordu masraflarının artırılmış olması. ETW öncesinde -durumumuz elveriyorsa- onlarca ordu yapabiliyorken Empire ile birlikte birliklerin bakım maliyetleri yükseltilmiş ve aynı anda çok sayıda orduya sahip olamaz olmuştuk hatırlarsanız. Üstüne üstlük başlangıçtaki hazine miktarımız da epey kısıtlı hale getirilmişti. Yani Empire TW’ da bilmem kaç eyaletli koca Osmanlı İmp.‘ nu yönetiyorsunuz ama başlangıçta size verilen para 2-3 eyaletteki inşaat faaliyetlerine bile ancak yetiyordu (ondan sonra da maliyeyi düzeltene kadar terlemeyen yerimiz kalmasın ). Yapımcı CA oyunu biraz zorlaştırmak ve oynanış süresini uzatmak için böyle bir uygulamaya gitti sanırım (yalnız nedendir bilinmez(!) Yapay Zeka’nın orduları daima bizden kalabalık). Bunlara bir de yeniden geliştirilen Yapay Zeka’yı da ekleyince Şogun olmanın fırına gidip ekmek almaya benzemediğini anlayacaksınız.
Çok Oyunculu bölüm ise ETW’ den bu yana denenmekte olan bir sistem ve artık daha kararlı hâle gelmiş gibi. 8 kişiye kadar destekli olan Shogun 2′ de daha renkli ve sıcak savaşlara hazır olun. Shogun 2′ nin Çok Oyunculu kısımdaki esas kozu ise bu değil. Çevrimiçi seferberlik (online campaign) modu diyebileceğim Avatar’s Conquest kısmı Creative Assembly’ nin önem verdiği bir alan ve bana göre önümüzdeki Total War oyunlarında bu kısım daha da sağlam olacak. Aşağıda bu kısma biraz daha yer vereceğiz o yüzden oyunun öğelerine geçelim.
Paylaş