Foruminci.net

Teşekkür Teşekkür:  0
Beğeni Beğeni:  0
Beğenmedim Beğenmedim:  0
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 2 ve 2

Konu: Nisa Suresi 34. Ayet Ve Kadının Dövülebileceği İftirası.

  1. #1
    Üye
    Üyelik tarihi
    27.04.2014
    Mesajlar
    98
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Nisa Suresi 34. Ayet Ve Kadının Dövülebileceği İftirası.

    Kur’an ı tercüme edenler öyle yanlış kelimelerle tercüme ediyorlar ki Kur’an ın diğer ayetleri ile taban tabana zıt anlamlar ortaya çıkıyor. Böyle olunca da Kur’an/İslam düşmanlarına gün doğuyor. Bu yazımda çok bahsedilen ve yine İslam düşmanlarını sevindiren yaptığımız yanlışlara bir örnek ayet sunmak istiyorum sizlere. Nisa suresi 34. ayet. Önce farklı iki mealden yazalım. Daha sonra üzerinde birlikte düşünelim.


    Nisa 34: Erkekler kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta) dırlar. İyi kadınlar itaatkârdırlar. Allah’ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da “gayb” korurlar. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin onları yataklarında yalnız bırakın. (Bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) ONLARI (HAFİFÇE) DÖVÜN. Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah çok yücedir çok büyüktür. (Diyanet meali)


    Nisa 34: Erkekler; kadınları gözetip kollayıcıdırlar. Şundan ki Allah insanların bazılarını bazılarından üstün kılmıştır ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır. İyi ve temiz kadınlar saygılıdırlar; Allah'ın kendilerini koruduğu gibi gizliliği gereken şeyi korurlar. Sadakatsizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara ÖNCE ÖĞÜT VERİN SONRA ONLARI YATAKLARINDA YALNIZ BIRAKIN VE NİHAYET ONLARI EVDEN ÇIKARIN/BULUNDUKLARI yerden başka yere gönderin! Bunun üzerine size saygılı davranırlarsa artık onlar aleyhine başka bir yol aramayın. Allah çok yücedir sınırsızca büyüktür. ( Yaşar Nuri Öztürk meali)


    Aynı ayet ve bir birinden çok farklı iki tercüme. Böylemi anlayacağız Allah ın ayetlerini? Ne yazık ki sanı ve hurafe rivayetlere göre ayetleri anlamaya çalıştığımız içindir ki böyle yanlışlar yapıyoruz. Gelin bu ayeti Kur’an dan yardım alarak birlikte anlamaya çalışalım.


    Ayet erkeklerin kadınları koruyup kollayıcı olması konusuna açıklık getiriyor ve diyor ki Allah bazılarınızı bazılarınızdan üstün/farklı kılmıştır. Buradan da anlaşılıyor ki erkek kadına göre daha güçlü ve kuvvetli yaratıldığından kadınları korumak evin geçimini sağlamak erkeğin görevidir. Tabi bu sözlerden kadın çalışmaz anlamını çıkaramayız. Çünkü Allah böyle bir hüküm özellikle vermemiştir. Böylece kadına yaşamında büyük kolaylık sağlamıştır. Erkekler kadınları koruyup kollayıcıdır diyen Rabbimiz acaba aynı ayetin sonunda gerektiğinde eşlerinizi dövün der mi? Yeri gelmişken hatırlatmak isterim bu sözlerden yola çıkarak şöyle tercüme yapılıyor ve ERKEKLER KADINLARIN ÜZERİNDE YÖNETİCİDİR DENİYOR. Elbette bu sözler Allah ın değil uslanmaz nefislerin arzularıdır.


    Ayette bazılarınızın bazılarına üstün/farklı yaratılmasından bahsedilmesi dikkat ediniz lütfen kimin hangi konuda kimden üstünlüğü söylenmiyor. Bazı konularda erkekler kadından üstün/farklı bazı konularda kadınlar erkeklerden üstün/farklı diye anlamalıyız. ÜSTÜNLÜK KONUSUNU KİŞİYE AYRICALIK GETİRMEZ TAM TERSİNE SORUMLULUK GETİRİR.


    Örneğin bir kadın dünyaya bir çocuk getirebilecek özelliğiyle erkekten bu konuda üstün/farklı yaratılmıştır. Bu örnekler çoğaltılabilir. İki ya da üç yaşındaki erkek ve kız çocuklarını uzaktan izleyiniz onların oynadığı farklı oyuncaklardan tutun davranış ve hareketlerinin farklılığından ne demek istediğimi anlayacaksınız. Tüm bu üstünlükler farklılıklar o kişiye Allah tarafından verilmiş olup yaratılışında/yaşamında ona verilen görev ve sorumlulukları ile ilgilidir. Kadın erkek arasında üstünlük yoktur iş bölümü vardır. Üstünlük Allah a karşı sorumluluklarımızda takvadadır.


    İyi kadınların itaatkâr ve saygılı olması Allah ın kanunlarına karşı takındığı tavırla ilgilidir. İtaatkâr sözüyle namusunu iffetini koruyan kadın anlamındadır. Yoksa her ne şartta olursa olsun kocasına itaat eden onun sözünden çıkmayan anlamında değildir. Bunu da yanlış tercüme ederek erkeğin kadına baskısının nasıl inanılmaz boyutlara ulaştığının örneğidir.


    Gelelim en çok tartışılan ve inanılmaz büyük bir yanılgıyla tercüme edilen ONLARI DÖVÜN KISMINA. Ayetin bu bölümünde aile içinde geçimsizlik olan BAZI KONULARDA ERKEĞİN KADININ HALİNDE UYGUNSUZLUK SADAKATINDAN ŞÜPHE TOPLUM TARAFINDAN HOŞ GÖRÜLMEYEN DAVRANIŞLAR GÖRMESİ HALİNDE nasıl bir yol izlenmesi gerektiği anlatılıyor ve diyor ki böyle bir durumda erkek önce karısını bu hoş olmayan konularda uyarmalıdır dikkatini çekmelidir. Fayda etmediği takdirde böyle devam ederse artık evlilik koşullarımız devam edemez anlamında YATAKLARINIZI AYIRIN DİYOR. Bir aile için en son çare olarak bu yönteme başvurulması isteniyor. Buda fayda etmiyorsa siz olsanız ne yaparsınız? Evet bu durumda ne yapar sanız Allah da onu ayetin devamında istiyor ve diyor ki artık seni evimde bu davranışlarına devam ettiğin için istemiyorum ve birlikte oturamayacaklarını belirterek evinden çıkartılması/gönderilmesi seçeneğini öneriyor. ZATEN ÇİFTLER ANLAŞAMAYINCA GÜNÜMÜZDE DE BÖYLE YAPILIYOR.


    Peki Diyanet mealinde neden onları birde parantez açarak HAFİFÇE DÖVÜN diyor. Ayette geçen (VADRİBUHÜNN) kelimesine ne yazık ki batıl inançlarımıza kanıt olacak bir anlamının seçilmesi ve topluma bu şekilde anlatılması Kur’an a ve onun öğretisine yapılacak en büyük saygısızlıktır. Bu kelime (daraba-darb) kökünden türetilmiş (darabe fiili) VURMAK UZAKLAŞTIRMAK GÖNDERMEK SEFERE ÇIKMAK ÖRNEK VERMEK KAPATMAK MUAF TUTMAK ÖRTMEK….. anlamlarına geldiği halde Kur’an ın öğretisine ve adalet hükümlerine tamamen ters düşen bir anlamı seçerek toplum arasında kuşkular yaratılmış hatta Kur’an düşmanlarının eline koz verilmiştir. Bu ayette DÖVÜNÜZ anlamını vermek ve kabul etmek hem devamındaki ayete ters düşüyor hem de Kur’an ın diğer ayetlerine.


    KUR’AN IN HİÇBİR AYETİNDE BİR SUÇ İŞLENDİĞİNDE KİŞİLERE BİZZAT CEZASINI VERME YETKİSİ VERİLMEMİŞTİR. Önce bunu lütfen asla unutmayalım. Araştırılıp şahitler tespit edildiğinde ceza verilir. Ayrıca Allah bir hüküm veriyorsa onu açıkça verir kişilerin insafına asla bırakmaz. Diyanetin mealini tercüme edenler kendi nefislerince birde hafifçe dövüleceği notunu düşmüş. Bunu kim tespit edecek? KADINA KARŞI ELİNİN AYARININ İNSAFINI ERKEĞE Mİ BIRAKMIŞTIR SİZCE ALLAH? Bu koskoca bir iftiradır. Böyle bir adaletsizliği Rabbime isnat etmekten yine Yaradan a sığınırım. Burada geçen zina değildir zaten bunun cezası şahitler yoluyla tespit edilirse Kur’an da açıkça belirtilmiştir. Bahse konu ayetin devamına bakalım şimdide.

    Nisa 35: Eğer karıkoca arasının açılmasından endişeye düşerseniz bir hakem erkeğin tarafından bir hakem de kadının ailesinden kendilerine gönderin. BU ARABULUCU HAKEMLER GERÇEKTEN BARIŞTIRMAK İSTERLERSE Allah karıkoca arasındaki dargınlık yerine geçim verir. Şüphesiz ki Allah hakkıyla bilendir her şeyin aslından haberdardır. (Elmalı meali)


    Sanırım Nisa 34. ayetin en son kısmında geçen kelime dövmek mi yoksa evden uzaklaştırmak anlamında mı olduğu çok daha iyi anlaşılmıştır. Karı koca arasına dargınlık girip ayrılma noktasına gelmiş evinden uzaklaşmış kadını tekrar bir araya getirmek için erkek ve kadın yakınları tarafından ara bulucular oluşmasını öğütlüyor Yaradan. Aynı konuyu daha iyi anlayabilmemiz için bir başka örnek verelim şimdide hem de tam tersi konumunda. Bu sefer kadın aynı konuda eşinden şikâyetçi durumunda.


    Nisa 128: EĞER BİR KADIN KOCASININ KENDİSİNE KÖTÜ DAVRANMASINDAN YAHUT YÜZ ÇEVİRMESİNDEN ENDİŞE EDERSE uzlaşarak aralarını düzeltmelerinde ikisine de bir günah yoktur. Uzlaşmak daha hayırlıdır. Nefisler ise kıskançlığa ve bencil tutkulara hazır (elverişli) kılınmıştır. Eğer iyilik eder ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır. (Diyanet meali)


    Dikkat ederseniz bu ayette de kadın kocasından şikâyetçi oluyor ve onun sadakatsizliğinden kendisini terk etmesinden yüz çevirmesinden endişe ederse diyor. Nisa 34. ayette de erkek eşi için aynı sorunları yaşarsa diyordu ve açıklama getiriyordu. Bakın nasıl zor durumda kaldık eğer erkek aynı şartlarda kadını dövebilir dersek. Erkek aynı şeyleri eşine yaptığında aynı şeyi söylememiz gerekir ki söylemiyoruz. Bu durumda Kur’an da bu sözlerimizle kadın erkek arasında ayrım yapmış oluruz. Dikkat ederseniz Kur’an aynı şartların oluşması durumunda yine aynı çözümler getiriyor ve eşlerin barışması uzlaşması önerisinde bulunanlara uyması önerisinde bulunuyor.


    Çok ilginçtir Nisa 34. ayette geçen aynı kelimeye DÖVÜNÜZ anlamı verildiği halde Nisa 94. ayette kullanılan aynı kelimeye ÇIKMAK gitmek anlamı verilmiştir. İşte bizler Allah ın ayetleriyle böyle oynuyoruz. Bunları yapanları Allah asla affetmeyeceğini de bildiriyor.


    Bu konuyu daha iyi aydınlatacak çok dikkat çekici Nur suresinden bazı örnekler vermek istiyorum. Tabi anlamak istememekte ısrar edenlere sözüm meclisten dışarı.


    Nur 6: Eşlerine zina İSNADINDA BULUNUP DA KENDİLERİNDEN BAŞKA ŞAHİTLERİ OLMAYANLARA GELİNCE onların her birinin şahitliği kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına yemin ederek şahitlik etmesidir. 7: Beşinci defa da eğer yalan söyleyenlerden ise Allah'ın lanetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir. (Elmalılı meali)


    Bu ayette erkek eşi ile ilgili zina suçlamasında bulunuyor ama kendisinden başka şahit olmadığını iddia ediyor. Dikkat ederseniz bu durumda bile dayaktan dövmekten bahsedilmiyor. İşte Kur’an ın adaleti böyle. Araştırılacak soruşturulacak ve daha sonra gereken yapılacak. Kendisinden başka şahit bulamayan erkek adaletin önünde dört kez yemin edecek böyle bir zinanın yapıldığını gördüğüne dair. Peki erkek bunu yaptıktan sonra kadın suçlanacak cezalandırılacak mı? Elbette hayır. İncir çekirdeği kadar hak yerini bulacaktır diyen Yaradan erkeğin güç gösterisini her zaman kullanacağını bildiği için bakın Allah kadından yana nasıl çıkıyor ve ne diyor.


    Nur 8: Kadının KOCASININ YALAN SÖYLEYENLERDEN OLDUĞUNA DAİR DÖRT DEFA ALLAH ADINA YEMİN VE ŞAHİTLİK ETMESİ 9: Beşinci defa da eğer (kocası) doğru söyleyenlerden ise Allah'ın gazabının kendi üzerine olmasını dilemesi KENDİSİNDEN CEZAYI KALDIRIR.


    İşte Yüce Rabbimizin adaleti. Kadın kocam yalan söylüyor diye yemin etmesi ve Allah ı şahit göstererek eğer kocam doğru söylüyorsa Allah ın gazabının kendi üzerinde olmasını dilemesi halinde kadına inanılarak KADINA CEZA VERİLEMEYECEĞİNİ SÖYLÜYOR. Ama bizler Kur’an ın bunca açık ayetlerine gözlerimizi yumarak batıl ve hurafe inançlarımıza kanıt aramak adına Allah ın ayetlerine kelime oyunları ile farklı anlamlar vermekten çekinmiyoruz. BÖYLECE KÂFİRLERDEN OLUYORUZ farkında bile değiliz.




    Saygılarımla
    Haluk GÜMÜŞTABAK
    Hak yol Kuran

  2. #2

    www.foruminci.net

    MeY - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    23.02.2009
    Bulunduğu yer
    sözün bittiği yer..
    Mesajlar
    30.861
    Post Thanks / Like
    Blog Girişleri
    90
    Mentioned
    14 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    1000

    Standart

    kadınları dövmeyin yapmayın.





Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

  • Şikayet, Telif hakları ve Yasal bildirimler için tıklayın.
  • .

    İletişim: [email protected]