Eskiden sessiz sakin ağzı var dili yok elinden iş gelen hamamda aile büyükleri tarafından beğenilen ve hanım hanımcık duran kızlar parmakla gösterilirdi. Onlar en çabuk evlenen ve talibi çok olan kızlardı. Oysa şimdi durum başka!



Modern hayat herkes için pek çok kolaylık sunuyor. Teknoloji her şeyi ayağımıza getiriyor ancak maddi gücümüz de düşüyor. Artık yaşamak için daha çok çalışmak ve daha çok kazanmak zorundayız. Eskiden evin erkeği çalışır ve 5-6 çocuğa eşine bakardı. Şimdi şartlar değişti! Bir erkek tek başına bütün yükü kaldıramıyor.

O zaman hayatın müşterek kısmı devreye giriyor. İyi bir yaşam istiyorsanız siz de çalışacaksınız. Maalesef artık şartlar ancak iki kişinin çalışmasıyla bir evi döndürmeye yetiyor. Ancak akıllı erkekler sadece çalışan değil kimlik olarak güçlü olan kadınlarla evlenmeyi tercih ediyor.

Erkek içgüdüsel olarak erkekliğini ispat etmek adına hep yumuşak başlı kadınlarla birlikte olmak istese de şartlar içgüdülerin önüne geçiyor ve hayatla sorununu halledebilmiş kişiliği güçlü kadınlar daha cazip bulunuyor.

Evlilik kurumu bir çeşit ortaklık gibi nasıl bir işi yönetmek için iki ortağın güçlerini birleştirmesi gerekiyorsa evlilik kurumunda da erkekler artık bütün sorumluluğu tek başlarına götürmek istemiyorlar. Daha doğrusu sorumluluklar arttıkça erkeklerin omuzların çöküyor.

Güçlü kadınları seçen erkekler evliliklerinde daha mutlu olduklarını ve yaşamın onlar için daha kolay olduğunu söylüyorlar. Her şeyi erkekten bekleyen kadın modeli yerine ayaklarının üzerinde duran ve yaşam mücadelesinde birlikte yol alabileceği kadını hayat eşi olarak tercih ediyor.

Elbette bu bir genellemedir ve daha çok büyük şehirlerde yaşayan iş hayatındaki merdivenleri rakiplerinin arasından sıyrılarak çıkmaya çalışan ve bir evliliğin sorumluluğunu tek başına kaldırmanın ağır geleceğini düşünen erkekler için geçerlidir.

İstisnalar elbette kaideyi bozmaz ayrıca bu genelleme de herkese uymaz. Ancak modern çağda erkeklerin de kadına ve evliliğe bakışının değiştiği su götürmez bir gerçektir.

Modern hayat teknolojik gelişmeler ve çağın ihtiyaçları arttıkça teknolojik gelişmeler ve gereksinimler bizi hep daha çok tüketmeye yönelttikçe kadın ve erkeğin arasında bulunan mesafe daralmış oluyor. Kadının sosyal hayatta ve iş hayatındaki yeri arttıkça erkeğinde kadına bakışı değişiyor.

Modern çağ kadının dişiliğini korumasını zorlaştırırken erkeğin yanında duran kadına daha fazla sorumluluk ve yük bindiriyor. Çalışan doğuran ve çocuğa bakan evin sorumluluğunu taşıyan kadın bütün bunların yanında ruhsal ve kimliksel olarak akıllı ve güçlü olmak zorunda kalıyor.

Eh kim olsa bu dört başı mamur kadını ister öyle değil mi?

Candan Ünal