‘Çağımızın hastalığı’ olarak bilinen depresyon tüm dünyada ve Türkiye’de en sık görülen hastalıklardan biri.
DEPRESYONDAKİ BİR KİŞİYE NASIL YARDIM ETMELİ?
Depresyondaki kişi çoğu zaman çevresindekiler tarafından anlaşılamıyor. Yorgun bitkin olduğundan hiçbir şeye karşı ilgi duymadığından çevresindekiler tarafından 'tembellik' ile suçlanabiliyor. Oysa depresyon irade sorunu değil. Tamamen hastalığın yarattığı bir durum. Bu durumdaki kişilere karşı daha dikkatli ve özenli davranmak gerekiyor. 'Bir şeyin yok kafana takma' gibi cümleler kullanıldığında depresyondaki kişiler anlaşılmadıklarını düşünerek iyice içlerine kapanabiliyorlar. Hastanın yakınında olanların hastaya bir şey telkin etmeden onu nötr bir şekilde anlamaya değerlendirmeye çalışması çok önemli. Yargılamadan üzmeden konuşulmalı ve 'Bir şeyin yok' sözünü asla kullanmamalı. Eğer tedavi görüyorsa mutlaka tedavi alması yönünde desteklemeliler. Eğer tedavi görmüyorsa bir uzmandan yardım alması için cesaret vermeliler...
DEPRESYONDAKİ KİŞİYE SÖYLENMEMESİ GEREKEN SÖZLER YAPILMAMASI GEREKEN DAVRANIŞLAR NELERDİR?
Depresyondaki bir kişiye yanlış bir şey söylemek kişinin kendini daha kötü hissetmesine neden olabiliyor. 'Birçok insan senden daha kötü durumda kendin için üzülmeyi bırak bu senin suçun' gibi cümleler ciddi sorunlara yol açabiliyor. Kişi depresyona girmeyi kendisi seçmez.
İNSANIN DEPRESYONDAN KAÇMASI PROFESYONEL YARDIM ALMAMASI NE GİBİ SONUÇLARA YOL AÇABİLİYOR?
Depresyon sorunu olmasına rağmen tedavi görmeyenlerde ölüm ya da sakatlık sonuçlanacak olaylar yaşanabiliyor. Araştırmalar bu olayların yüzde 15'e varan bir orana kadar çıktığını gösteriyor. Tedavi edilmeyen bir depresyon atağı ortalama 10 ay sürüyor. Tedavi edilmediği takdirde depresyonun şiddeti artabiliyor kronikleşebiliyor ya da intihar ile sonuçlanabiliyor. Belirtilerin erken fark edilmesi uygun bir biçimde tedavi edilmesi sonucunda major depresyonun oluşması engellenebiliyor.
BİR DEFA DEPRESYON GEÇİREN BİR İNSAN TEKRAR GEÇİREBİLİR Mİ? TEKRAR GEÇİRDİĞİNDE SONUÇLARI DAHA MI AĞIR OLUR?
Depresyonun tekrarlama riski var. Tam ve düzenli bir tedavi ile kimi hastada tekrarlamaz kimisinde tedavi gerektirmeyecek düzeyde kimi hasta da ise tedavi gerektirecek düzeyde tekrarlar olabiliyor. Biyolojik yatkınlık yoğun stres altında olan hastalarda depresyon tekrarlama eğilimine giriyor. İlaç tedavisi ile beraber eş zamanlı psikoterapi tekrarları azaltıyor. Depresyon yaygın bir tıbbi hastalık. Ancak her üzüntü depresyon değil. depresyonla üzüntüyü birbirine karıştırmamak gerekiyor. Depresyon tedavi edilmediğinde şiddeti artıyor.
DEPRESYON ALZHEİMER YA DA PARKİNSON GİBİ BEYNİN BAZI BÖLGELERİNDEKİ SORUNLARDAN MI KAYNAKLANIYOR? YOKSA HORMON SEVİYELERİNDEKİ SORUNLARDAN MI? DEPRESYONLA İLGİLİ YENİ ARAŞTIRMALAR YENİ BULGULAR VAR MI?
Beyin birçok sinyal ileticiler yani nörotransmitter salgılıyor. Geçtiğimiz yıllar boyunca araştırmacılar nörotransmitterlerin duygudurum bozukluklarındaki rolünü anlamaya çalıştılar. En çok çalışan iki nörotransmitter norepinefrin ve serotonindir. Araştırmalar düşük seviye norepinefrinin depresyona yüksek düzeyin ise maniye yol açtığını öne sürmekte. Serotonin düzeyindeki değişimin ruh halini etkilediği düşünülür. Yine düşük seviyedeki serotoninin depresyona neden olduğunu söyleniyor. Bilim adamları depresyon konusunda fiziksel bulgular elde etme çabasındalar. Beyinde kimi bölgeler üzerinde yapılan araştırmalara göre ise depresyon anında beyin hücrelerinin form değiştirildiği tespit edildi. Depresyondaki hastalarda beynin hipokampus alanında bazı değişimlerin gözlendiği depresyon sonrasında ise tüm değerlerin eskisi gibi normalleştiği iddia ediliyor.
Paylaş