Işık kirliliği nedir?
Geceleyin çevremizi neden aydınlatıyoruz?
Daha iyi görmek için daha güzel çevrede bulunmak için daha kolay çalışmak
daha güvende hissetmek için...
Ticarette turizmde çalışıyorsak iyi reklam yapmak ve müşteri kazanmak için.
Fakat ne yazık ki hem Türkiye’de hem de bütün dünyada çok kötügece aydınlatma uygulamaları var.
Bu kötü uygulama giderek yaygınlaşmakta
ve artmakta.

Bu kötü aydınlatma ışık kirliliğidenen yeni bir kirlilik çeşididir.


Işık kirliliği yanlış yerde yanlış miktarda yanlış yönde ve yanlış zamanda ışık kullanılmasıdır.
Hava kirliliği su kirliliği gibi zehirleyici olmasa da gereğinden fazla ve yanlış yerde ışık kullanmak etkisiz aydınlatma

demektir; bunun sonucu olarak ışığı üretmek için harcanan enerjinin önemli bir kısmı da boşa gitmektedir.

Işık kirliliğinin çeşitleri:
Işık kirliliği her çeşit etkisiz aydınlatmayı kapsar. Bunların başlıcaları şunlardır:



2550 m. yükseklikteki Bakırlıtepe'den Antalya 1999.(Resimde tozun ışık kirliliğini artırıcı etkisi açıkça görülmektedir.) (foto:TUG)
· Işık tecavüzü (ya da ışık taşması): Işığın istenmeyen ya da gerekmeyen yeri aydınlatması.



· Göz kamaşması: Gözün alışık olduğu aydınlatma düzeyini aşıp görme yetisinin bozulması
ve nesnenin görünürlüğünün kaybolması. Eğer ışık kaynağı aydınlattığı nesneden daha belirgin
ise aydınlatma kötüdür.
· Dikine ışık: Doğrudan gökyüzüne giden ışık. Sözün tam anlamıyla boşa giden uzayda
kaybolan ışıktır. Astronomlar ve gökyüzünü seyretmek isteyen herkes için en kötü ışık kirliliği
budur. Işığın atmosferdeki tozlar ve moleküller tarafından saçılması sonucu göğün doğal
parlaklığının bozulmasına artmasına neden olur. Kamaşma ve ışık tecavüzü yaratan armatürler dikine ışık da gönderirler. Şehirlerin üstünde uçaktan görülen ışık denizi çoğunlukla yukarıya
doğru yanlış yönlendirilmiş ışıklardır.
· Aşırı miktarda ışık: Belli bir işin yapılması için gereken aydınlatma miktarını aşan ışık.
Fazla ışık her zaman iyi aydınlatma demek değildir.