Okşayan bir elyumuşak hareketlerle cismin şekliniyüzeyini ve sıcaklığını algılamaya çalışır ve böylece kişiyle cisim arasında bir yaşantı doğar. Temas ederek hissetmek yoluyla kazanılmış olan duyguentelektüel bilgi yoluyla elde edilenden çok farklıdır. Bir tavşan postuna gözle bakmakmikroskop altında incelemek ve elle okşamanın doğurduğu izlenimler bütünüyle farklıdır. Temasın yarattığı farklılığı hepimiz bilirizancak çoğunlukla bundan uzak dururuz. Fakat çok kere küçük bir temas insanın içinde bir özlem doğurur ve teması tekrarlama isteğini ortaya çıkarır. Benzer şekilde kişi kendisinde duygusal yük doğuran bir konuda konuştuğu zamanduyarlılığıparmakları ve avuç içi ile adeta kelime yüzeylerine daha farklı bir anlam vermek istemesinde ortaya çıkar. Böylece insanın sinir uçları uyarılarakkelimelerindolayısıyla da konuşmanın anlamı artar.Bir eşyanın veya durumun ellerle anlatılmasıkaynağını çok eskilerden alır. insanların kendilerini kelime ve çizgiyle ifade edemedikleri dönemdetek iletişim araçları el işaretleriydi. Geçmişte el işaretleriyle cisimlerizlenimlerduygular ve düşünceler anlatılmıştır. Ancak insanın dil becerisinin ileri düzeyde geliştiği günümüzde el işaretleri hala ifadeyi tamamlayıcı ve anlamı pekiştirici etkilere sahiptir. Hattabazen kişi karşısındakinin anlatmak istediğini bir tek el işaretinden bütünüyle anlayabilir. Örneğin güzel bir kadını tarif etmek için avuç içlerinin yukarıdan aşağı orta noktada daralarak hareket etmesi; bir konudaki tartışmayı bitirmek için elin yatay bir şekilde hareket etmesi; kişinin acıktığını anlatmak için elini midesine vurması veya parmaklarını toplayarak elini ağzına götürmesi yeterlidir.