Foruminci.net

Teşekkür Teşekkür:  0
Beğeni Beğeni:  0
Beğenmedim Beğenmedim:  0
1. Sayfa - Toplam 4 Sayfa var 1 2 3 ... SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 35

Konu: İsimler ve Anlamları Yok Yok!

  1. #1
    İnci Tanesi ★☆FEAR☆★ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    13.08.2010
    Bulunduğu yer
    Tarsus
    Mesajlar
    1.769
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    364

    Thumbs up İsimler ve Anlamları Yok Yok!

    ERKEK İSİMLERİ



    ABAY : Hünerli.
    ACAR : Becerikliatılgan
    ACUN : Dünyavarlık
    AKAY : Beyaz ay dolunay
    AKEL : Dürüst güvenilir
    AKGÜN : Mutlusevinçli gün
    AKIN : 1.Arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olmak. 2.Baskın.
    AKTAÇ : Beyaz taçgelin tacı
    AKTAN : Aydınlık gece
    ALİ : Yüceulu
    ALİCAN : Candancana yakın
    ALİŞAN : Şanı şerefi en yüksek olan
    ALKAN : Kızıl kan
    ALKIN : Sevdalıaşık
    ALP : Kahramancesursavaşçı
    ALPAR :Yiğitcesur
    ALPASLAN : Aslan gibi cesursavaşçı beyi
    ALPTUĞ : Yiğitlik simgesi.
    ALPER : Yiğit insan yiğit erkek.
    ALPEREN : Yiğit ve ermiş kişi.
    ALPHAN : Yiğithükümdar
    ALPTEKİN : Tek yiğitprens
    ALTAN : Sabah güneş doğarkenki zaman
    ALTAY : Orta Asya'da Tanrı dağıbir Türk boyu
    ALTUĞ : Kızıl tuğ al renkli.
    ANIL : Amaç erek hatırlanmak.
    ANDAÇ : Armağanhediye
    ARAL : Takımadasıradağlar.
    ARCAN : Saftemiz
    AREL : Temizdürüst
    ARDA : 1.İşaret olarak yere dikilen çubuk. 2.Ardıl.
    ARGUN : Zayıfgüçsüzdermansız
    ARGÜN : Temizaydınlık gün
    ARIKAN : Temiz soy
    ARIN : Temizsaf - Alın
    ARİF : Anlayışlıtanınmışmeşhurbilgi sahibi
    ARKAN : Temiz kandan gelen - Üstüngalip
    ARKUT : Temiz ve kutlu.
    ARMAN : Hasretözlem - Sıkıntı
    ARSLAN : Yırtıcıgüçlüyiğit
    ARTUN : Kendine güvenen onurlu.
    ATABERK : Şehzade eğitmeni - Devlet yetkilisi
    ATACAN : Hoşgörülübabacan
    ATAK : Canlıgirişken-Cömert-Nişancı
    ATAKAN : Düşünmeden cesurca işe girişen
    ATALAY : Ünlüşöhretli
    ATAMAN : Ata kişiönder
    ATASOY : Ataların soyundan gelen
    ATAY : Bilinentanınmış
    ATİLLA : Savaşçıfatih - Büyükünlü
    AYBAR : Gösterişliheybetli
    AYBERK : Ay gibi güzel ve sağlam.
    AYDIN : Işıklı-Aylı gece-Açıkbelli-Uğurlu
    AYHAN : Ay hakimi
    AYKAN : Soyluasil
    AYKUT : Ay gibi uğurlu.
    AYTAÇ : Ay biçiminde taç
    AYTEK : Ay gibi
    AYTEKİN : Ay şehzadesi prensi
    AYTUNÇ : Ay gibi güzeltunç kadar sağlam
    AZİZ : Sevgili - Az bulunur- Muhterem
    AZMİ : Kararlılık - Güçlükuvvetli
    BAHA : Kıymet değer para.
    BAHİR : Deniz-Belli açık-Işıklıparlak
    BALER : Tatlı dilli cana yakın
    BALKI : Şimşek ışık parlayış.
    BARAN : Direnci kıran güç ulu yüksek.
    BARAY : Sonsuzluk.
    BARBAROS : Kızıl sakal
    BARIN : Güç ve kuvvet.
    BARIŞ : Sulh.
    BARKIN : Gezmek görmek gezgin.
    BARKAN : Çölde oluşan küçük kum kitlesi
    BARLAS : Kahraman
    BARS : Kaplan benzeri yırtıcı hayvan
    BARTU : En eski Türk hanlarından biri.
    BAŞER : Başta gelen
    BATI : Güneşin battığı yön
    BATIHAN : Batı'nın hükümdarı hanı
    BATURALP : Yiğitler yiğidi
    BATIRAY : Ay gibi yiğit
    BATUĞ : Üstün olan yiğit. Az.
    BATUHAN : Yiğit hükümdar.
    BATUR : Yiğit yürekli bahadır.
    BAYAR : Ulu yüce
    BAYBARS : Eski Türklerin beslediği kaplan
    BAYBORA : Fırtına
    BAYCAN : Zengin
    BAYHAN : Zengin ve güçlü
    BAYKAL : Yaban kısrağı - Sibirya'da bir göl
    BAYSAL : Soylu ünlü
    BAYÜLKEN : Göğün 16.katında oturan barış tanrısı
    BEDİR : Dolunay.
    BEDİRHAN : İleri görüşlü lider
    BERK : 1.Sert sağlam katı. 2.Yıldırım.
    BERKAY : Güçlü ve ay gibi.
    BERKE : Kamçı kırbaç.
    BERKAN : Parlama - Kıvırcık kuzu postu
    BERKANT : Bozulmaz yemin
    BERKAY : Ay gibi güçlü
    BERKE : Kamçı
    BİLGEHAN : Göktürk hakanı
    BİLGİN : Alim bilgili kişi
    BİRANT : Tek yemin. Özelliği olan yemin
    BOĞAÇ : Bir Dedekorkut kahramanı
    BORA : Şiddetli rüzgar
    BORAN : Rüzgar şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı.
    BUĞRA : Erkek deve
    BURAK : Hz.Muhammed'in Miraç gecesi bindiği efsanevi at
    BURÇ : Kale hisar çıkıntısı - Güneş sistemi - sarp yamaç
    BÜLENT : Yüce yüksek
    CABBAR Kuvvetkudret sahibi-Becerikli
    CAFER:Küçük akarsu
    CAHİT Çaba gösteren çalışkan
    CAN: İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığınave ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.
    CANALP : Özünde yiğitlik güç olan
    CANBERK : Güçlü sağlam
    CANDAŞ : Dost yoldaş
    CANDEMİR : Özü demir gibi sağlam
    CANDOĞAN : Cana doğan
    CANEL : Dostluk eli
    CANER: Çok içten sevilen.
    CANKUT: Neşe mutluluk talih baht.
    CANTEKİN : Tek eşsiz can
    CAVİT : Sonsuz ebedi
    CELAL : Büyüklük yücelik - Öfke kıgınlık
    CELAYİR : Moğolların kollarından
    CELİL : Büyük yüce
    CEM : Hükümdar - Toplanmabiraraya gelme
    CEMAL : Güzel yüz - Yüz güzelliği
    CEMİL : Güzel yakışıklı erkek - İyilikle anma
    CEMRE : Ateşkor-Sudahavadatoprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık
    CENAP : Şeref onur
    CENGİZ : Güçlü gözüpek
    CENGİZHAN : Moğol İmparatorluğunu kuran hükümdar
    CENK : Savaş
    CEVAHİR : Mücevherdeğerli süs taşı
    CEYHUN : Orta Asya'da bir akarsu - Cennet'in 4 nehrinden biri
    CİHAN : Dünya
    CİHANGİR : Dünyaya egemen olan
    CİHAT : Din uğruna savaşan
    COŞKUN : Heyecanlı kabına sığmayan
    CUMHUR : Halk topluluk
    CÜNEYT : Küçük asker
    ÇAĞAN : Bayram şenlik
    ÇAĞATAY : Tay-Doğu Türklerine verilen ad
    ÇAĞDAŞ : Çağın koşullarına uygun.
    ÇAĞIN : Yıldırım şimşek
    ÇAĞKAN : Canlı dinamik çalışkan.
    ÇAĞLAR : Şelale çağlayan
    ÇAĞMAN : Çağdaş insan
    ÇAĞRI : Çakır gözlü
    ÇAKAR : Parlayan ışık veren
    ÇAKIN : Şimşek parıltı
    ÇAKIR : Mavi renkli gri benekli gözü olan
    ÇELİK : Su verilip sertleştirilmiş demir - Çok güçlü
    ÇELİKER : Çelik gibi güçlü
    ÇETİN : Sert-Çözümü zor sarp-İnatçıazimli
    ÇEVİK : Çabuk davranan hareketli
    ÇIĞIR : Çığın açtığı iz yol - Yenilikçilik
    ÇINAR : Uzun ömürlüuzun boylu kalın gövdeli bir ağaç türü
    DALAN : Biçim - İnce zarif
    DALAY : Deniz.
    DARCAN : Sıkıntılı aceleci
    DEMİR : Kolay işlenen dayanıklı bir maden
    DEMİRALP : Demir gibi güçlü yiğit
    DEMİRCAN : Özü demir gibi sağlam
    DEMİREL : Demir gibi güçlü eli olan
    DEMİRHAN : Demir gibi güçlü hükümdar
    DEMİRKAN : Güçlü soydan gelen
    DENİZ : Deniz su kütlesi derya
    DENKTAŞ : Akran aynı yaşta
    DERVİŞ : Tarikata girmiş - Hoşgörülüalçakgönüllü
    DERYA : Deniz - Engin bilgili - Çok
    DEVRAN : Felek kader
    DEVRİM : Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket
    DİLMEN : Güzel konuşan
    DİNÇ : Güçlü sağlıklı
    DİNÇER : Güçlü sağlıklı
    DOĞA : Tabiat
    DOĞAN : Yırtıcı bir kuş
    DOĞU : Güneşin doğduğu yön
    Doğuhan : Doğunun hükümdarı
    DOĞUKAN : Doğulu doğu soyundan
    DOĞUŞ : Yaradılış
    DORUK : En yüksek yer zirve - Üstün başarı
    DORUKHAN : Zirvenin hükümdarı
    DURAN : Varlığını sürdüren-Dağyolu-Dinginsakin
    DURUKAN : Kanı saf berrak.
    DÜNDAR : Artçı asker birliği koruyan asker
    ECEVİT : Çevikçalışkanaçık fikirli- Yaramazsinirli
    EDİZ : Yüksek yer - Uluyüce
    EFE : Batı Anadolu'da köy yiğidi zeybek.
    EFGAN : Ağlayıp inleme - feryat
    EGE : Bir çocuğu koruyanona bakan - Büyük ulu
    EGEHAN : Engin denizlerin hükümdarı.
    EGEMEN : Hakim hüküm süren
    ENES : Secereli Arap atı.
    ENİS : Dost arkadaş.
    EMİR : Bir kavmin başı -Peygamber soyundan - Kumandan
    EMİRHAN : Emirlerin başı hükümdarı
    EMRAH : Bir halk ozanımız
    EMRE : Aşık vurgun
    ENDER : Çok az nadir bulunan
    ERKUT::1.Güçlü dayanıklı erkek. 2. Mübarek insan kutlu insan.
    ERTUĞ : Yiğit başlığı.
    ENER : En yiğit en kahraman
    ENGİN : Uçsuz bucaksız - Yüksekte olmayan yer
    ENGİNSU : Açık deniz
    ENVER : En nurlu en parlak
    ERALP : Yiğit
    ERAY : İlk ay
    ERBATUR : Cesur yiğit
    ERBERK : Şimşek gibi yiğit
    ERCAN : Canlı sağlıklı
    ERCÜMENT : İtibarlı haysiyetli değerli
    ERDAL : Tek erkek
    ERDEM : Namus fazilet - Hüner - Ruhsal yetkinlik
    ERDEN : El değmemiş
    ERDİNÇ : Duru güçlü erkek
    EREN : Yetişmiş - Cesuryiğit - Ermiş kişi
    ERDOĞAN : Yiğit doğmuş
    ERGİN : Olmuş yetişmiş - Reşit
    ERGUN : Oynak hızlı giden at
    ERGÜN : Yumuşak huylu uysal
    ERHAN : Adaletli hükümdar
    FADIL : Fazietli ahlaklı - Fazıl
    FAHİR : İftihar edilecek övülecek
    FAHRETTİN : Diniyle övünen
    FAHRİ : Şeref ve itibar için yapılan iş
    FAİK : Üstün yüksek
    FALİH : Başarı kazanan isteğine ulaşan
    FARUK : Haklıyı haksızı ayırabilen - Keskin
    FATİH : Fetheden - Hüküm veren
    FAZIL : Faziletli ahlaklı
    FEHİM : Anlayışlı zeki
    FERDİ : Kişiye özgü
    FERHAT : Güçlükleri yenip bir yeri ele geçiren
    FERHAN : Sevinç mutlu
    FERİD : Eşsiz tek benzeri olmayan
    FERİDUN : Eşsiz tek
    FERİT : Avcı kuş
    FERKAN : Güçlü saygın soydan gelen
    FERRUH : Uğurlu - Kutsal
    FETHİ : Fetih ile ilgili
    FEVZİ : kurtuluşlazaferle ilgili - galip üstün gelen
    FEYYAZ : Faydalı verimli bereketli
    FIRAT : Tatlı su - Türkiye'nin en uzun akarsuyu
    FİKRET : Düşünce - Akıl anlayış
    FUAT : Kalp gönül
    FURKAN : Doğruyu yanlıştan ayırma
    GALİP : Üstün gelen kazanan
    GANİ : Zengin varlıklı - Bol
    GAZANFER : Aslan - Yiğit yürekli
    GEDİZ : Su birikintisi gölcük - Ege'de bir akarsu
    GENCAL : Genç taze
    GENCALP : Genç yiğit kahraman
    GENCAY : Ayın bir haftalık hali hilal
    GENCER : Genç yiğit
    GİRAY : Uygun laik.
    GİRGİN : Kolay yakınlık kuran
    GÖKALP : Mavi gözlü yiğit - Göklerin yiğidi
    GÖKAY : Mavi ay
    GÖKBERK : Mavi gözlü sert kişi
    GÖKCAN : Mavi gözlü dost candan kişi
    GÖKÇE : Güzel gösterişli - Yiğit cesur - Mavi gözlü
    GÖKÇEN : Güzel hoş
    GÖKHAN : Eski Türklerde gök tanrısı - Göklerin hakimi
    GÖKMEN : Sarışın mavi gözlü
    GÖKSEL : Gökle ilgili
    GÖKTAN : Mavi şafak
    GÖKTUĞ : Mavi tuğ.
    GÜÇHAN : Çetin güçlü han
    GÜÇLÜ : Kuvvetli gücü yerinde - Önemli etkili - Şiddetli
    GÜLTEKİN : Genç nazik delikanlı
    GÜNALP : Güneş gibi yiğit
    GÖRKAY: Güzel ay.
    GÜNEY : Dört yönden biri - Her zaman güneşli yer
    GÜNKUT : Günün uğuru
    GÜNTAN : Güneşin doğuşundan az önceki zaman
    GÜNTEKİN : Güneş gibi tek
    GÜRAL : Hakkını bol bol çok al
    GÜRALP : Güçlü yiğit
    GÜRAY: Çok ışıklı aydınlık.
    GÜRCAN : Güçlü coşkulu can
    GÜRKAN : Gürbüz kanı bol
    GÜROL : Hayat boyu herşeyin bol olsun
    GÜRTAN : Işıklı geniş tan yeri
    GÜVEN : Kuşku duymadan bağlanma inanma - Cesaret
    GÜVENÇ : Güven - Sevinçli - Dayanak yardım
    GÜZEY : Güneş görmeyen yer k
    HAFIZ : Koruyan saklayan - Kur'an ı ezberlemiş kişi
    HAKAN : Eski Türk ve Moğol hükümdarı
    HALDUN : Sonsuz ebedi olan
    HALİT : Sonsuz sürekli - Bir yıldan çok yaşayan
    HALİL : Yakın dost
    HALİM : Sessiz sakin - Yumuşak huylu yavaş
    HALİS : Katıksız - Saf temiz hilesiz - Yalnız
    HALUK : İyi huylu geçimli
    HAMDİ : Allah'ı övmek şükretmek
    HAMİ : Himaye eden koruyan
    HAMİT : Övgüye değer
    HARUN : İnat eden huysuz
    HASAN : Güzellik iyilik
    HASRET : Özlem
    HAZAR : Barış güven
    HAZIM : Akıllı işbilir
    HEPER : Her zaman yiğit.
    HINCAL : Öc al
    HİDAYET : Doğru yola girme - Müslüman olma
    HİKMET : Bilgelik - Özlü söz vecize
    HİRAM : Yürüme gezinme
    HULKİ : Yaradılışla ilgili - İyi huylu ahlaklı
    HULUSİ : Saf içi temiz - Samimi içten
    HURŞİT : Güneş
    HÜRAY : Ay gibi özgür
    HÜREL : Özgür ülke.
    HÜRCAN : Özgür
    HÜRKAL : Özgür kal.
    HÜRKAN : Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.
    HÜROL : Özgür ol.
    HÜSEYİN : Küçük sevgili
    HÜSNÜ : Çok güze
    ILDIR : 1.Parıltı. 2.Alaca karanlık.
    ILDIZ : Yıldız - Gündönümünden 10 gün öncesi
    ILGAR : Çabuk hızlı - Hücüm akın - Havanın açık olması - Öfke
    ILGAZ : 1.Dizginleri koyuverilmiş atın dört nala koşması.2.Atla ansızın yapılan doludizgin saldırı.
    IRA : Öz yapı karakter kişilik.
    IŞIKHAN : Işıklı han
    IŞINER : Işık saçan yiğit.
    İBRAHİM : İnananların babası - Peygamber
    İDRİS : Hoş kokulu bir kiraz türü - Bilimde ileri düzeyde olan - Peygamber
    İHSAN : İyilik - Bağış bağışlama
    İLAYDIN : Aydınlık mutlu demokratik ülke.
    İLBAY : Bir yerin saygın kişisi sözü geçen.
    İLBEY : Vali
    İLCAN : Yurttaş vatandaş.
    İLGİN : Gurbette yaşayan garip.
    İLGÜ : Engel.
    İLHAMİ : İçe doğanlarla esinle ilgili
    İLHAN : Hükümdar İmparator Yönetici
    İLKAN : Bir Türk hükümdarı.
    İLKAY : Yeni ay ayın ilk hali
    İLKCAN : İlk doğan erkek çocuklara verilen ad
    İLKE : Temel düşünce prensip - Temel bilgi - Davranış kuralı
    İLKER : İlk doğan erkek çocuk
    İLKUT : Kutlu mutlu ülke.
    İLTEKİN : Tek eşsiz ülke
    İLTER : Yurdunu seven koruyan
    İNAL : Kendisine inanılan
    İNAN : Dizgin - Yönetme - İman
    İNANÇ : Bir düşünceye bağlılık - İman - Doğru emin
    İRFAN : Bilme anlama - Sezme kavrama gücü
    İSHAK : Bilgin olarak tanınan bir peygamer
    İSLAM : İslam diniden olan müslüman
    İSKENDER : Bir Makedon kumandanı
    İSMAİL : İbrahim peygamberin oğlu
    İSMET : Masumluk temizlik - Haramdan çekinme
    İŞÇAN : Çalışkan
    İZZET : Değer kıymet - Kuvvet kudret - Hürmet saygı
    JARİN : Yakınmak haykırmak.
    JENİN : Vurmak titreşmek.
    JERFİ : Derinlik
    JİYAN : Kızgın hışımlı
    KAAN : 1.Hükümdar.2.Çin ve Moğol hükümdarlarına verilen ad.
    KADEM : Uğur - Ayak adımı - Yarım arşın
    KADİR : Kuvvetli güç sahibi - Değer onur şeref
    KADRİ : Değer kıymetle ilgili
    KAĞAN : Kaan hükümdar
    KAHRAMAN : Yiğit cesur - Bir olayın baş kişisi
    KAMER : Ay - Sadık hizmetli
    KAMURAN : Arzusuna erişmiş
    KANDEMİR : Güçlü soydan gelen
    KANER : Yiğit soydan gelen.
    KARABEY : Esmer rengi karaya çalan Bey
    KARACAN : Esmer - Küçük ağaçcık
    KARAHAN : 1.Tarihte bazı hanlara verilen ad.2. Anadolu'da bir devlet.
    KARATAY : Anadolu Selçuklu devlet adamı.
    KARAN : Kahraman yürekli - Karanlık
    KARANALP : Esmer karayağız yiğit
    KARTAL : Çok güçlü iri yırtıcı kuş
    KARTAY : Yaşlı pir
    KAYA : Büyük sert taş kütlesi
    KAYAHAN : Güçlü sert hükümdar
    KAYHAN : Güçlü hükümdar
    KEMAL : Olgunluk - En yüksek değer - Erdem
    KENAN : Hz.Yakup'un ülkesi. Cennet Filistin
    KEREM : Soyluluk - Cömertlik bağış
    KEREMŞAH : Asil soylu şah hükümdar
    KERİM : Cömert - Ulu büyük
    KILIÇ : Sivri uçlukeskin çelikten silah
    KILIÇALP : Kılıç gibi keskin yiğit
    KILIÇHAN : Kılıç gibi keskin güçlü yiğit
    KIRCA : Dolu - Ufak taneli kar - Borayla gelen yağmur
    KIRDAR : Ölçülü davranış
    KIRHAN : Kırçıl han
    KIVANÇ : Övünç iftihar
    KORAL : Sınır muhafızı
    KORALP : Yiğit sınır muhafızı
    KOLÇAK : Yiğit mert koçak
    KORAY : Kor renkli ay.
    KORCAN : Ateşli canlı
    KORÇAK : Heykel
    KOREL : Kor gibi etkili yakıcı kişi
    KORHAN : Kor gibi kızgın hükümdar.
    KORKUT : Büyük dolu tanesi - Hayali yaratık
    KORTAN : Kor renkli tanyeri - Yalçın kaya - Pelikan
    KÖKER : Köklü soydan gelen
    KÖKSAL : Kökünü derinlemesine sal soyun genişlesin
    KUBAT : Kaba şişman
    KUBİLAY : Ünlü Moğol hükümdarı
    KUDDUSİ:Kuddus olan Allah'ın nimetine mazhar olan
    KUDRET : Güç kuvvet - Allah'ın gücü - Zenginlik - Yetenek
    KUNTAY : Ay gibi sağlam güçlü
    KUNTER : Sağlam kuvvetli
    KUTAY : Uğurlu ay.
    KURTBEY : Kurt gibi atılgan güçlü
    KUTAN : Dua yalvarma - Saka kuşu
    KUTAY : Uğurlu ay
    KUTBAY : Uğurlu kişi
    KUTER : Kutlu uğurlu kişi.
    KUTHAN : Kutlu hükümdar
    KUTLAY : Kutlu uğurlu ay
    KUTLU : Uğurlu kutsal
    KÜRŞAT : Göktürk prensi
    LAÇİN : Bir cins şahin - Sarp yalçın
    LAMİ : Sert çatık kaşlı veya Aslan
    LATİF : Allah'ın kulu
    LEMA : Herşeye gücü yeten
    LEMİ : Becerikliatılgan
    LEVENT : Dünyavarlık
    LOKMAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
    LÜTFİ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
    MACİT : Şan şeref sahibi - İyi ahlaklı
    MAHİR : Becerikli hünerli
    MAHMUT : Övülmeye değer hamdolunmuş
    MANÇO : Manda yavrusu
    MANSUR : Yardım edilmiş - Allah'ın yardımıyla galip gelmiş
    MAZHAR : Bir şeyin göründüğü çıktığı yer - Onurlanma
    MECİT : Çok ulu yüce
    MECNUN : Cin çarpmış - Delice seven
    MEHMET : Muhammed isminin Türkçe'de söylenişi
    MELİH : Güzel şirin sevimli.
    MEMDUH : Övülmüş
    MENDERES : Bir akarsu yatağının az eğimli ovalarda çizdiği kıvrım
    MENGÜ : Ölümsüz ebedi
    MENSUR : Saçılmış dağılmış - Ölçüsüz uyaksız söz
    MERİÇ : Balkan yarımadasında bir akarsu
    MERİH : Bir gezegen
    MERT : 1.Yiğit. 2.Sözünün eri güvenilir kimse.
    MESUT : Mutlu bahtiyar
    METE : Büyük Hun imparatoru.
    METİN : Metanetli sağlam - Özü sözü doğru
    MİTHAT : Övme
    MİRKELAM : Güzel nazik konuşan
    MİRZA : Hükümdar soyundan gelen
    MUHAMMED : Yüce Peygamberimizin ismi - Tekrar tekrar övülmüş - Güzel huylu
    MURAT : 1.İstek. 2.Amaç.
    MURATHAN : Arzulu hükümdar
    MÜJDAT : Müjdeler sevinçli haberler
    MÜŞFİK : Şefkatli merhametli
    NADİ : Haykıran seslenen - Toplantı
    NADİR : Az bulunur
    NAFİ : Yararlı - Şifa hayırlı
    NAFİZ : BecerikliatılganDelen içeri işleyen - Etkili sözü geçen
    NAHİT : Venüs gezegeni zühre - Ergen
    NAİL : Muradına ermiş
    NASUH : Öğüt veren - Temiz
    NASUHİ : Bozulmaz biçimde tövbe eden
    NAŞİT : Şiir yazan okuyan
    NAZIM : Düzenleyen - Manzume yazan
    NAZİF : Temiz - Zarif
    NECAT : Kurtulma
    NECDET : Kahramanlık yiğitlik
    NEDİM : Tatlı güzel konuşan
    NEDRET : Az bulunan seyrek
    NEHAR : Gündüz
    NEJAT : Soy nesil - Doğa yaradılış
    NESİM : Yumuşak rüzgar - İyi yumuşak huylu
    NEŞAT : Sevinç neşe
    NEŞET : Meydana gelme yetişme
    NEYZEN : Ney çalan
    NİDA : Bağırmasesle çağırma haykırma.
    NİHAT : Huy yaradılış
    NOYAN : Baş komutan bey.
    NUH : Üçüncü peygamber
    NURKAN : Aydınlık temiz soydan gelen
    NÜZHET : Neşe - Ferahlıksevinç
    OGÜN : Belirli bir günde doğan
    OĞAN : Güçlü kuvvetli
    OĞUL : Erkek evlat - Kovandan çıkan arı topluluğu
    OĞULCAN : Can dost.
    OĞUR : Uğur - Samimi içten
    OĞUZ : Saf iyi yaradılışlı - Sağlam güçlü
    OĞUZHAN : Yiğit han - Oğuzların efsane kahramanı
    OKAN : Anlama öğrenme - Oğuz
    OKAY : Beğeni ok gibi delici ay gibi aydınlık.
    OKBAY : Ok gibi delici saygın ve zengin kimse.
    OKCAN : Hareketli canı tez
    OKER : Hızlı hareketli
    OKTAR : Ok atan okçu
    OKTAY : Öfkeli sinirli
    OLCAY : Şanslı talihli
    OLGUN : Bilgili görgülü iyi yetişmiş
    OMAÇ : Hedef amaç
    OMAY : Seçkin seçilmiş
    ONAT : İyi güzel - Doğru ve dürüst nitelikli
    ONAY : Uygun bulma
    ONGAR : Kurtuluş
    ONGUN : Tam - Verimli bayındır - Kutlu uğurlu - Gelişmiş gürbüz
    ONUR : Kişinin kendin saygısı özsaygı
    ONURAL : Şan şeref kazan
    ONURALP : Onuruyla tanınmış yiğit
    ONURHAN : Onurlu hükümdar
    ORÇUN : Ardıl halef oğul.
    ORHAN : Şehrin hakimi
    ORHUN : Orta Asya Türklerinde eski yazı türü.
    ORKAN : Hükümdar soyundan gelen.
    ORKUN : Çoban beyi.
    ORKUT : Kutsal şehir.
    ORTAÇ : Tepe - Mirasçı - Veliaht
    ORTUN : Ortanca kardeş
    OSMAN : Bir tür kuş - Osmanlı'nın kurucusu
    ORTUNÇ : Ateş renginde tunç
    OYTUN : Beğenilen güzel yer kutsal.
    OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair.
    OZGAN : Öne geçen kazanan
    OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair
    ÖCAL : Öcünü intikamını al
    ÖDÜL : Bir başarı ya da iyilik karşılığında verilen armağan
    ÖĞDAY : Çok akıllı
    ÖĞÜN : Yücel gurur duy - Zaman vakit - Kez defa Önde ileride
    ÖĞÜNÇ : Övünülecek şey
    ÖĞÜT : Nasihat
    ÖKER : Akıllı
    ÖKMEN : Akıllı zeki
    ÖKTEM : Güçlü onurlu
    ÖKTEN : Akıllı bilgili
    ÖMER : Yaşayış hayat - İkinci Halife
    ÖMÜR : Yaşayış hayat
    ÖNAL : Her işte lider olan.
    ÖNAY : Ayın ilk günlerindeki durumu hilal
    ÖNDER : Bir topluluğa başkanlık eden - Önde giden yol gösteren
    ÖNEL : Bir şeyin tamamlanması için verilen süre vade
    ÖNER : Başta gelen - Yön - Sıra
    ÖRSAN : Örs gibi sağlam adı olan
    ÖRSEL : Örs gibi sağlam el
    ÖVÜL : Kendini beğendir övgü kazan
    ÖYMEN : Evcimen evine bağlı
    ÖZAL : Özü kırmızı
    ÖZALP : Özünde yiğit olan
    ÖZAY : Özü ay gibi parıltılı olan.
    ÖZCAN : Candan samimi
    ÖZDEMİR : Özü demir gibi sağlam olan
    ÖZDEN : Soyca temiz - Özvarlıkla ilgili - Suların geçtiği yer
    ÖZEN : Bir işin iyi olması için gösterilen çaba - En içeride olan - Dere ırmak
    ÖZER: Yiğit doğru kişi
    ÖZGÜN : Benzerlerinden ayrı - Kendine özgü.
    ÖZGÜR : Hür - Bağımsız
    ÖZHAN : Hükümdar soyundan gelen
    ÖZKAN : Özü kanı temiz
    ÖZMEN : Özü iyi sağlam olan
    ÖZTAN : Tan yeri gibi aydınlık
    PAKEL : Sezgi anlayış dikkat
    PAKER : Sert çatık kaşlı veya Aslan
    PAKSOY : Allah'ın kulu
    PAMİR : Herşeye gücü yeten
    PARS : Becerikliatılgan
    PAYDAŞ : Dünyavarlık
    PAYİDAR : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
    PEKAY : Çok aydınlık ay gibi ışıklı.
    PEKCAN : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
    PEKEL : Sağlam güçlü el.
    PEKER : Güçlü yiğit çok sağlam.
    PEKİN : Doğruluğu kesinlikle bilinen.
    PERKER : Güçlü ve yiğit kişi.
    PERTEV : Dürüstgüvenilir
    PEYAM : Mutlusevinçli gün
    PEYKAN : Beyaz taçgelin tacı
    PEYMAN : Aydınlık gece
    POLAT : Din uğruna çalışan
    POYRAZ : Yüceulu
    POZAN : Candancana yakın
    RAFET : Sert çatık kaşlı veya Aslan
    RAUF : Dünyavarlık
    RAMAZAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
    RAMİM : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
    RAMİM : Çok övülmüşmethedilmiş
    RABSİN : Beyaz aydolunay
    RAUF : Mutlusevinçli gün
    RECEP : Beyaz taçgelin tacı
    REFİK : Din uğruna çalışan
    REHA : Candancana yakın
    REKİN : Gururlu ağırbaşlı.
    RENAN : Kızıl kan
    RIDVAN : Aslan gibi cesursavaşçı beyi
    RIZA : Yiğithükümdar
    RUHİ : Tek yiğitprens
    RÜÇHAN : Orta Asya'da Tanrı dağıbir Türk boyu
    RÜSTEM : Kızılal renkli Tuğ
    RÜŞTÜ : Armağanhediye
    SABRİ : Sabırla ilgili
    SACİT : Secde eden
    SADRİ : Göğüsle ilgili
    SAİT : Mübarek kutlu - Sevap kazanmış
    SAİM : Oruçlu
    SAKIP : Delen delik açan - Çok parlak
    SALİH : Elverişli yararlı - Dinin emirlerine uyan
    SALİM : Sağlam - Kusursuz eksiksiz
    SAMET : Çok yüksek çok ulu - Hiç kimseye ihtiyacı olmayan
    SAMİ : Dinleyen duyan - Yüksek yüce
    SAMİH : Cömert eli açık
    SAMİM : Bir şeyin merkezi içi
    SANBERK : Gücüyle tanınmış.
    SANCAR : Kısa kama - Saplar batırır
    SANER : Ünlü tanınmış.
    SARGIN : Candan içten
    SARP : Çetin sert
    SARPER : Zoru başaran kişi.
    SAVAŞ : Uğraşmamücadelekavga - Silahlı mücadele harp
    SEÇKİN : Niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan elit.
    SEDAT : Doğru haklı
    SELCAN : Coşkun taşkın
    SELÇUK : Güzel konuşan - Türk hükümdarı
    SELİM : Sağlam doğru kusursuz - Temiz içten
    SEMİH : Cömert eli açık
    SEMİN : Çok değerli.
    SERCAN : Sevgili sevilen
    SERDAR : Başkumandan başbuğ
    SERGEN : Raf vitrin - Tepelerdeki düzlük - Yorgun
    SERHAN : Kurt canavar - Şarkıcıların başı
    SERHAT : Sınır - İki devlet arasındaki sınır
    SERKAN : Soylu kan başkan
    SERKUT : Mutlu talihli
    SERMET : Ebediyet sonsuzluk
    SERTAÇ : Çok sevilen sayılan
    SERTUĞ : Baş tacı edilen.
    SERVER : Başkan reis
    SEZAİ : Uygun yaraşan
    SEZER : Duyar hisseder
    SEZGİN : Sezme yeteneği olan duygulu anlayışlı
    SITKI : İç temizliğiyle doğrulukla ilgili
    SİMAVİ : Yüzle çehreyle ilgili
    SİNAN : Mızrak süngü gibi silahların sivri ucu
    SÖMER : Katışıksız güçlü
    SONER : Son doğan yiğit
    SONGUR : Şahin - Ağır hantal
    SOYSAL : Uygar
    SÖKMEN : Yiğitlere veilen san
    SUAVİ : Değişmeyen - Kanıtlanmış
    SUNAR: Sunan takdim eden
    SÜHEYL : Kutlu uğurlu
    SÜLEYMAN : Saflık temizlik
    SÜMER : Mübarek kutlu - Sevap kazanmış
    ŞAHAN : Padişahlar hükümdarlar tahtlar.
    ŞAYAN : Yakışır yaraşır. Uygun
    ŞAFAK : Güneş doğmadan önce ufukta beliren aydınlık
    ŞAHİN : Büyük yırtıcı kuş
    ŞANSAL : Niteliklerinle ünlen tanın
    ŞANVER : İyi niteliklerin bilinsin duyulsun
    ŞEHZADE : Hükümdar oğlu
    ŞENEL : Neşelen mutlu ol
    ŞENER : Mutlu neşeli
    ŞENOL : Her zaman neşeli mutlu ol
    ŞENSOY : Neşeli mutlu soydan gelen
    ŞEREF : İyi ahlak ve fazilet sonucu oluşan manevi yücelik - İyi ün
    ŞERİF : Şerefli kutsal - Soylu temiz
    ŞEVKET : Büyüklük heybet
    ŞÜKRÜ : Şükürle minnettarlıkla ilgili
    TAHA : Kuran'da bir sure adı.
    TALAY : Gereğinden çok.
    TALİP : Arayan isteyen - Alıcı müşteri
    TAMAY : Dolunay
    TAMER : Nitelikli sayılan kişi
    TAN : Güneş doğmadan önceki alaca karanlık şafak zamanı
    TANAY : Şafaktaki ay.
    TANBERK : Şafak çizgisi - Parlayan şimşek
    TANER : Şafak gibi aydınlık yiğit
    TANJU : Çinlilerin Türk hükümdarlarına verdiği ad
    TANKUT : Kutlu uğurlu sabah
    TANSEL : Şafak seli ışık seli
    TARCAN : Ayrıcalıklı dost.
    TARHAN : Oğuzlarda demirci ustası - Tüccarlar - Han ve komutan ünvanı
    TARIK : Sabah yıldızı Zühre Venüs
    TARKAN : İslam'dan önce Türklerin kullandığı vekil vezir gibi san
    TAŞKIN : Coşmuş taşmış halde bulunan - Akarsuların taşması
    TAYFUN : Okyanuslarda görülen fırtına
    TAYFUR : Küçük bir kuş türü
    TAYGÜN : Çocuk torun
    TAYKUT : Kutlu uğurlu çocuk.
    TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.
    TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.
    TEKAY : Eşi benzeri görülmemiş
    TEKCAN : Değerli eşsiz
    TEKİN : Tek eşsiz - Uyanık tetikte
    TERCAN : Genç delikanlı - Kırmızı buğday
    TEOMAN : Hun İmparatoru Mete'nin babası
    TEVFİK : Uygun düşme uyma - Başarma - Allah'ın yardımına ulaşma
    TEZCAN : Telaşlı heyecanlı
    TİMUÇİN : Moğol İmparatoru Cengiz - Katı sağlam demir
    TİMUR : Demir - Türk-Moğol İmparatoru
    TOLAY : 1.Cemaat. 2.Topluluk.
    TOLGA : Savaşçıların giydikleri demir başlık
    TOPRAK : Yer kabuğunun yüzey bölümü
    TOYGAR : Tarlakuşu turgay
    TUFAN : Nuh Peygamber zamanındaki güçlü yağmur
    TUGAY : İki alaydan oluşan askeri birlik
    TUĞRUL : Ak doğan - Selçuklu'nun kurucusu
    TUNA : Çok bol - Yavru - Görkemli gösterişli - Bir akarsu
    TUNCAY : Tunç renkli ay
    TUNCER : Tunç gibi kuvvetli
    TUNÇ : Bakır çinko kalay karışımı
    TURAN : Türklerin en eski yurtlarına verilen ad
    TURGAY : Boz renkli tarlalarda bulunan bir tür serçe
    TURGUT : Oturulacak yer konut
    TURHAN : Soylu seçkin
    TÜRKER : Yiğit Türk
    UÇAR : Sezgi anlayış dikkat
    UFUK : Herşeye gücü yeten
    UĞUR : Becerikliatılgan
    UĞURALP : Dünyavarlık
    UĞURCAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
    ULAÇ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
    ULAŞ : Çok övülmüşmethedilmiş
    ULUÇ : Beyaz aydolunay
    ULUĞ : Yüce ve saygın kişi.
    UMUR : 1.Aldırış etme. 2.Tecrübesi çok olan deneyimli.
    UMUT : Beyaz taçgelin tacı
    URAL : Aydınlık gece
    UTKAN : Din uğruna çalışan
    UTKU : Yüceulu
    UYGUR : Şanı şerefi en yüksek olan
    UZAY : Kızıl kan
    ÜLKER : Boğa burcunda yedi yıldızdan biri
    ÜLGEN : Yüce ulu - İyilik tanrısı
    ÜMİTCAN : Umutlu hayırlı dost.
    ÜMİT : Umut
    Ünal : Adın duyulsun tanın
    ÜNALP : Tanınmış ünlü yiğit
    ÜNKAN : Tanınmış soydan gelen
    ÜNER : Tanınmış ünlü
    ÜNAY : Ay gibi güzel ve şöhretli.
    VAHA : Çöl ortasında sulak ve yeşil yer.
    VAROL : Sağlıklı uzun yaşa
    VASFİ : Nitelikle ilgili
    VEDAT : Sevgi dostluk
    VEFA : Sözünde durma dostluğunu sürdürme
    VELİT : Yeni doğmuş çocuk
    VOLKAN : Yanardağ
    VURAL : Vurarak al
    YAĞIZ : 1.Esmer 2.Doru. 3.Yiğit.
    YAĞIN : Yağmur - Yiğit
    YAHYA : Zekeriya'nın oğlu olan peygamber - Allah lütufkardır anlamında
    YAKUT : Parlak kırmızı değerli taş
    YAKUP : Erkek keklik - Takip eden izleyen
    YALÇIN : Sarp - Düz kaygan - Parlak
    YALMAN : Kılıç kama gibi şeylerin ucu - Sarp dik
    YAMAN : 1.Gücü ve becerisi alışılmışın üzerinde olan.2.Korkulan.
    YASİN : Kur'an'ın 36.Suresi
    YAŞAR : Doğan çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle konan bir ad
    YAVUZ : İyi güzel - Mert cesur
    YEKTA : Tek eşsiz
    YENER : Üstün gelen kazanan
    YILDIRAY : Parlak ışık veren ay
    YILDIRIM : Buluttan yere elektrik boşalması
    YILMAZ : Bıkmayan azimli
    YİĞİT : Güçlü yürekli kahraman alp.
    YUSUF : Yakup Peygamberin oğlu
    YÜCEL : Yüksel yüce hale gel
    ZAFER : Amaca ulaşma başarı - Düşmanı yenme
    ZAHİT : Parlak yıldız
    ZAHİR : Zekeriya'nın oğlu olan peygamber - Allah lütufkardır anlamında
    ZEKAİ : Zeka ile ilgili
    ZEKERİYA : Erkek - Bir peygamber
    ZEKİ : Çabuk anlayan kavrayan
    ZEYNEL : Zenelabidin'in kısaltılmışı
    ZİHNİ : Akılla ilgili
    ZİYA : Aydınlık nur

  2. #2
    İnci Tanesi ★☆FEAR☆★ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    13.08.2010
    Bulunduğu yer
    Tarsus
    Mesajlar
    1.769
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    364

    Standart Bayan isimleri

    BAYAN İSİMLERİ
    AÇANGÜL: Açılan gül çiçeği
    AÇELYA: Fundagillerden çok renkli çiçekler açan bitki
    AÇILAY: Ay'ın şekilleri yansıması
    ADAL: Ün kazan
    AFET: Ortalığı birbirine katacak kadar güzel kadın
    AFİFE : Namuslu namusuna çok düşkün olan
    AFİTAP : 1.Güneş. 2. Çok güzel parlak yüzlü kadın
    AĞÇA: Temiz saf
    AHENK: Uyum
    AHSEN: Çok güzel olağanüstü güzel
    AHU: Ceylan karaca 2.Çok güzelincezarif kadın.
    AHUCAN: Çok güzel dost.
    AHUEDA:Nazlı güzel.
    AHUELA:Çok güzel gözlü.
    AHUGÜL: Çok güzel.
    AHUGÜZAR:Becerikli güzel.
    AHUNAZ: Nazlı güzelnazenin.
    AHUNİSA:Çok güzel kadın.
    AHUNUR:Göz kamaştıran güzelliğe sahip olan.
    AHUSE: Coşkulu güzellik
    AHUŞEN:Güzel ve neşeli.
    AJDA:Filizsürgün. Çok genç.
    AJLAN: Hızlı çabuk telaşlı
    AKASYA: Güzel kokulu bir süs bitkisi
    AKEL: Eli uğurlu anlamında
    AKGÜN: Parlak gün uğurlu gün ışıklı gün
    AKSEV:Aydınlığı sevışık saç
    AKSU: Anadolu'da değişik boylarda bir çok akarsuyun adı
    AKŞIN: Beyaz tenli kadın
    AKTAN: Ak renkli tan; Kutlu tan uğurlu tan
    ALA: Ela karışık renkli alaca; Benekli; Tam olgunlaşmamış yarı olmuş
    ALAGÜL:Çok renkli gül.
    ALÇİÇEK:Kırmızı çiçek.
    ALÇİN: Kızıl renkli küçük bir kuş
    ALEDA: Nazlı kaprisli
    ALEV: Yanan cisimlerin görüntüsünü tarif etmek için kullanılan bir kelime
    ALEYNA: Bizim üzerimize olsun
    ALGIN: Birine gönül vermiş vurgun tutkun
    ALGÜL:Kırmızı gül. Gül kırmızısı
    ALIM: Gözü gönlü çeken nitelik çekicilik gönül çelen güzellik albeni
    ALKIM: Gökkuşağı
    ALKIZ:Kırmızı yanaklısağlıklı kız.
    ALPİKE: Kahraman kraliçe
    ALTIN: Yüksek değerli bir maden
    ALYA: Yüksek yer yükseklik gök
    AMİNE:Yüreğinde korku olmayan.
    ANDAÇ: Anılar hatıralar
    ANIL: Başkaları tarafından sözün edilsin
    ANKA: Kaf Dağı'nda bulunduğu söylenen masal kuşu
    ARIN: Arı katışıksız temiz kirden uzak
    ARKIN: Yavaş ağır sakin
    ARMAĞAN: Hediye ödül
    ARMİNA: Emine korkusuz yürekli
    ARNİSA: Çok namuslu kadın
    ARSEN: Kurtuluş özgürlük
    ARSU: Su kadar berrak
    ARSUN: Yüreğindeki temizliği yansıtan
    ARYA: Operada sanatçının orkestra eşliğinde söylediği uzun şarkı
    ARZU: Herhangi bir şey için duyulan aşırı istek
    ARZUCAN: Candan isteyen.
    ARZUGÜL:İstenilenbeğenilen gül.
    ARZUM:İsteğimdileğimhevesim.
    ARZUNAZ:Naz yapannazenin.
    ASALBİKE: Gerçek hanım gerçek güzel
    ASEL: Bal Cennetteki dört sudan biri
    ASENA: Dişi kurt güzel kız
    ASLI:Temelliköklü. Bir şeyin benzeri.
    ASLICAN:Özü can gibi sevgili
    ASLIHAN:Han soyundan gelen.
    ASLIM: Özü geçmişe ait
    ASLINAZ:Nazlı olması geçmişinden gelen.
    ASLINUR:Nur saçan bir geçmişi olan.
    ASLISU:Geçmişi su gibi berrak ve temiz olan.
    ASU: Azgın huysuzisyan eden. Afacan.
    ASUDE: Rahat huzur içinde olan
    ASUELA: Ela gözlü yaramaz
    ASUMAN: Gökyüzü
    ASYA: Dünyanın en büyük kıtası
    AŞINA:Bildiktanıdık.
    AŞKIMevdiğimsevgilim.
    AŞKIN: Aşmış ileri
    AYBEN: Ben ayım anlamında
    AYBENİZ:Ay gibi parlak tenliay benizli.
    AYBİKE: Ay gibi güzel kız
    AYBİRGEN: Ay veren
    AYCAN:Ay gibi sevilenaydınlık can.
    AYÇA: Yay biçimindeki ayHilal.
    AYÇAĞ:Ay gibi parlak çağ.
    AYÇAN:Ay gibi aydınlık kişi.
    AYÇİÇEK: Gün çiçek
    AYDA: Dere kıyılarında yetişen bir bitki
    AYDAN: Güzelliğini aydan almışay gibi parlak ve güzel
    AYDENİZ: Hem ay hem de deniz
    AYDONAT: Işık donat parlaklık donat anlamında
    AYEVİ: Ay çevresinde oluşan ışık çemberi
    AYGEN: Gönül arkadaşı
    AYGÖNÜL:Güzel gönüllü.
    AYGÜN: Hem ay hem gün
    AYKAL: Ay gibi parlak ve ışıklı kal
    AYKIZ: Ay+Kız
    AYKUT: Kutlu ay uğurlu ay
    AYLA: Bazı yıldızların ve ayın etrafındaki ışık çemberi
    AYLAN:Ay gibi güzel değerlere sahip olan.
    AYLİN: AYLA ile aynı anlamdadır
    AYNUR:Ay ışığı
    AYPERİ:Ay ve peri gibi çok güzel.
    AYSAR: Ayın evrelerine göre huyu değişen kimse
    AYSEL:Ay gibi olan güzelliğiyle nam salmış olan
    AYSEMA:Ay gibi parıldayan yüz.
    AYSEREN:Güzelliğini gözler önüne seren.
    AYSIN: Sen aysın ay kadar güzelsin
    AYSU: Ay gibi parıltılı ve su gibi berrak.
    AYSUN:Ay gibi ışıltılı ve güzel.
    AYŞE: Rahat ve huzur içinde yaşayan
    AYŞEGÜL:Güller içinde mutlu yaşayan.
    AYŞEN:Neşeligülenaydınlık.
    AYŞENUR: Ayşe+Nur
    AYŞIL: Ay ışığı
    AYŞİMAYŞİN: Darlak ışık saçan.
    AYTEN:Güzel bir tene sahip olan.
    AYTU:Aya benzeyen tuğlu.
    AZİZEaygınsevgilikutsal.
    AZRA: Üstünde hiç yürünmemiş kum; Yeni yetme kız
    BADE: Aşk kutsal sevgi
    BAHA: Değerli kıymeti çok
    BAHAR: Yazla kış arasında olan mevsim. Güzellikgençlik çağı.
    BAHARGÜL:Bahar gülü.
    BALA: Yavru çocuk
    BALCA: Bal gibi bala benzer
    BALIN: Yar sevgili
    BALKIN: Pırıldayan parlak
    BALKIZ: Bal kadar tatlı kız
    BANU: Prenses; Hanımefendi. Yeni evli gelin.
    BANUHAN:Hatun hükümdar.
    BAŞAK: Ekinlerin tanelerini taşıyan baş kısmı
    BEDİZ: Resim tasvir süs bezek
    BEGÜM: Hanım; Kadın hükümdar.
    BEHİN: İyinin iyisi
    BEHİYE:Güzel.
    BELDE: Memleket şehir kasaba
    BELEMİR: Peygamber çiçeği olarak biliniyor. Açtığı kokusunun dağılmasıyla anlaşılan gizli çiçek anlamında
    BELEN: Bel geçit; İki dağ arasından geçen yol
    BELFÜ: Kar tanesi
    BELGİ: İşaret
    BELGİN: Kesin ve eksiksiz belirlenen
    BELGÜN:Aydınlık gün.
    BELİN:Korku ile şaşkın şakın bakmak.
    BELİZ: İşaret iz; alamet
    BELKIS:Efsaneye göre Hz. Süleyman zamanındaki Saba melikesinin adı.
    BELMA:Uysalsakin.
    BELUR:Billurbillurdan olan.
    BENAN: Parmak uçları
    BENAY: Ben ayım ay gibiyim
    BENEK: Namuslu kadın
    BENGİBENGÜ: Ölümsüz sonsuz
    BENGİSU: Ölümsüzlük suyu
    BENGÜL:Gül gibi.
    BENİZ: Yüz
    BENNUR:Işık saçan.
    BERGÜZAR: Anılmak için verilen şey andaç
    BERİA: Olgunluk ve güzelliğiyle üstün olan sevgili
    BERİL: Zümrüt
    BERİNBERRİN: En yüksek en ulu anlamında
    BERKE: Zerdali kayısı. Kamçı değnek
    BERNA: Bağlı bağlanmış; Genç körpe delikanlı
    BERRAK: Duru
    BERRAN: Keskin kesici
    BESİMEevimligüler yüzlü.
    BESİSU: Bitkilerin damarlarında dolaşan besleyici su
    BESTE: Bir müzik parçasını oluşturan ezgilerin tümü
    BESTEGÜL:Gül kadar güzel ve duygulu.
    BESTENİGAR: Türk müziğinde bileşik bir makam
    BETÜLBETİL: Erkeklerden çekinen namuslu kadın Hz. Meryem ve Hz. Fatma`nın diğer isimleri
    BEYZA: Çok beyaz lekesiz
    BİGE:Evlenmemişçocuk doğurmamış olan. Sultan.
    BİHTER: Daha iyi en iyi
    BİKE: Evlenmemiş çocuğu olmamış kadın
    BİLCAN:Bilgili dost.
    BİLGE: Çok bilgili ve bilgisini yararlı kullanan kişi
    BİLGET: Havadis malumat
    BİLGÜN: Bil+Gün
    BİLHAN: Çok bilgili
    BİLLUR: Pek duru pürüzsüz
    BİLNAZ:Çok naz eden.
    BİLNUR:Bilge kişi.
    BİNAY:Öylesine güzel ki bin ay eder.
    BİNGÜL: Gülü bol; Gül bahçesi
    BİNNAZ: Çok nazlıcilvelikaprisli.
    BİNNUR:Çok ışıklı ışığı gür
    BİRAY: Ay gibi tek eşsiz
    BİRBET: Yüzü benzersiz
    BİRGEN: Yalnız yalnızlığa alışkın
    BİRİCİK: Bir tane tek emsalsiz
    BİRGÜL: Tek ve güzel bir gül.
    BİRSEN: Yalnız sen
    BİRSU:"Bir içim su" denilebilecek kadar güzel olan.
    BUKET: Çiçek demeti
    BURCU: Güzel koku ıtır
    BURÇAK: Bir bitki
    BURÇİN: Dişi geyik
    BUSE: Öpücük
    BÜGE:Bentsu benti.
    BÜKÜM: Bükme eylemi
    BÜŞRA: Müjde sevinçli haber
    CAHİDE:Çalışıp çabalayan.
    CANAN: Gönülden sevilmiş yar.
    CANAY:Ay gibi temiz.
    CANDAN: İçten gönülden
    CANDAŞ: Candan değerli dost
    CANEDA: İçten sevimli kişi
    CANEL:İçtencandan uzatılan dostluk eli.
    CANFEZA: Müzikte bileşik bir makam
    CANKIZ: Sevilen sevimli şirin kız
    CANKUT: Sevimli cana yakın
    CANSEL:Hayat veren su.
    CANSIN:İçtengönüldensin.
    CANSU: Can suyu. Hayat veren su.
    CAVİDANüreklikalıcı olansonsuz.
    CELİLE:Büyükulu.
    CEMİLE:Hatır hoşluğu için yapılan hareket.
    CEMRE: Ateş parçası kor; Şubat ayında bir hafta arayla hava su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi
    CENNET:Çok güzel yer. İyilik yapanlarıngünahsızların öldükten sonra mutluluğa kavuşacaklarına inanılan yer.
    CEREN: Çok hızlı koşan gözlerinin güzelliğiyle ünlü ince bacaklı zarif hayvan; ceylan
    CEVHER:Bir şeyin özü. Güçenerji.
    CEVZA: İkizler burcunun eski adı
    CEYDA: İnce-uzun boyunlu ve güzel
    CEYLAN: Süzgün ve tatlı bakışlı. Yapısı ince ve uyumlu olan. Gözlerinin güzelliğiyle ünlü zarifince bacaklı memeli.
    CİHANBANU: Dünya hükümdarı.
    ÇAĞ: Belirli bir özellik göz önünde bulundurularak ele alınan zaman dilimi
    ÇAĞDA: Yeni bir çağa adım atılmış
    ÇAĞIN: Şimşek yıldırım
    ÇAĞLA Badem kayısıerik gibi yemişlerin olgunlaşmamış hali
    ÇAĞRI: Davet. Doğan kuşu. Mavi hareli göz.
    ÇAKIL: Su yataklarında sürtünmeyle yuvarlaklaşmış küçük taşlar
    ÇEVREN: Gökyüzünün yerle bitişik gibi görünen kenarları ufuk
    ÇIĞLIK: İnce ve keskin bağırış.
    ÇİÇEK: Bir bitkinin değişik renklerle bezenmiş kokulu bölümü
    ÇİĞDEM: Akdeniz çevresinde yetişen çok renkli kır bitkisi
    ÇİLAY:Ayın üzerinde beliren açık renkli lekeler.
    ÇİLEN:Hafif yağan yağmurçisenti.
    ÇİLER: Şarkılar söyleyen şakıyan
    ÇİSE(M): Hafif yağan yağmur(um)
    ÇİSİL: İnce ince yağan yağmur
    ÇOLPAN: Çoban yıldızı.
    DAMLA:Çok küçük miktarda su. Çok az.
    DALGA: Hareketli su kütlesi; Denizin rüzgarlı havada kabarıp kıyıya sürüklenmesi
    DAMLA: Yağmur ya da bir sıvının çok küçük yuvarlak biçimli parçası
    DEFNE: Yaprakları güzel kokulu yaz-kış yeşil olan bir bitki
    DEMET: Çiçek bağlamı deste
    DEMİ:Kadifeşeftali gibi şeylerin üzerinde bulunan ince tüy
    DEMRE: Noel Baba'nın doğduğu sanılan tarihi yer
    DENİZ: Yeryüzünün çoğunu örten engin su
    DEREN: Toplayan düzenleyen pekiştiren
    DERİN: Sığ olmayan
    DERYA: Büyük deniz anlamında
    DERYANUR:Bilgisiyle ışık saçan.
    DESEN: Çiçek çizgi gibi süs şekilleri
    DESTE:Bağlamdemet.
    DESTEGÜL: Mevlevi dervişlerinin giydiği ince kumaştan yelek. Bağlanmış gül demeti.
    DEVİN: Hareket kımıldanış
    DEVİNSUuyun ritmik hareketleri. Akarsu.
    DEVRİM: Yerleşik toplumsal düzeni köklü hızlı ve geniş kapsamlı olarak niteliksel değiştirme ve yeniden isimlendirme işlemi
    DEVRİN:Bir kişi veya olayın gündemde olduğu tarih dönemi.
    DİCLE: Bir nehir adı. Ulu ırmak.
    DİDAR:Güzel yüz. Görme.
    DİDE: Göz göz bebeği
    DİDEM: Gözüm gibi sevdiğim sevgilim
    DİLA:Gönlümü çalan.
    DİLAN:Gönüllerce olanyürekler dolusu.
    DİLARA: Gönül alan gönül okşayan.
    DİLAY: Gönle ışık saçan ay kadar güzel
    DİLBER:Gönlü yakan güzel. Alımlı güzel kadın.
    DİLDAR: Gönlü baskı altında tutan sevgili
    DİLDE: Ünü her tarafa yayılmış herkesin konuştuğu herkesin dilinde olan kimse
    DİLEK: İstek ricaarzu.
    DİLEM: Gönül ilacı
    DİLER: Dilemek eyleminden
    DİLHAN: İçten ve yürekten konuşan
    DİLNİŞİN: Gönülde yer tutanhoşgüzel
    DİLRÜBA: Gönlü şendertsiz
    DİLSEREN:Hatiplik yeteneğini gözler önüne seren.
    DİLSU: Dil+Su
    DİLŞAH: Gönül şahısevgilisultan.
    DİNİZakindingin.
    DOĞA: Yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü; Tabiat
    DOĞANGÜN: Doğmakta olan gün
    DOĞAY: Ayın yeni doğuş hali
    DOĞU: Güneşin doğduğu ana yön
    DOLUNAY:Ayın tam yuvarlak olduğu an
    DORA: Doruk zirve
    DURUGÜL:Gül gibi temiz olan.
    DUYGU: Kişi olay ve nesnelerin bireyin iç dünyasında uyandırdığı izlenim
    DUYGUN: Duyguluhassashisli kişi.
    DUYGUNİSA: Duyguluhassas kadın.
    DÜŞ:Hayalrüyagüzel rüya.
    DÜŞÜM: Hayalimdeki düşlediğim istediğim anlamında.
    EBRU:1.Keman kaş. 2.Bulut rengi. 3.Bir sanat dalı
    ECE: Kraliçe. Güzel kızkadın.
    ECEGÜN: Çok güzel bir günde doğan
    ECEM: Kraliçem sevgili kraliçe anlamında
    ECENAZ:Nazlı güzel.
    ECESUu gibi berrak ve güzel.
    ECMEL: Çok güzel
    EDA: Naz cilve. Davranıştavır. Vermeödeme. (Namaz için)kılmayerine getirme. Üslup.
    EFİL:Rüzgardalgalanma.
    EFSUN: Büyü sihir
    EGE: Türkiye'nin batısında yer alan deniz
    ELANAZ:Ela gözlünazlı güzel.
    ELANUR:Ela gözleriyle nur saçan.
    ELÇİN: Deste tutam
    ELİF: Kibar narin yapılı ince-uzun boylu kız.
    ELİFE:Tutkuistekalışılan şey.
    ELİZ:El izi.
    ELVAN: Renklerçeşitler.
    EMEL:Arzuözlem.
    EMET: Bereket bolluk
    EMİNE: İnanılırgüvenilir.
    ENER: Dağ eteği
    EREM: Cennet
    ERENDİZ: Jüpiter gezegeninin adı
    ERÇİL: Doğruinanılırgüvenilir kişi.
    ERDA: Beyaz karınca.
    ERKE: Enerji iş başarma gücü; Nazlı
    ERNA: İşvelicilvelişen şakrak sevgili.
    ESEN: Sağlıklı salim
    ESENGÜL: Rüzgar gibi esenGül gibi güzel kokan.
    ESER: Emek sonucu ortaya çıkan ürün yapıt; Yok olmuş bir nesneden kalan parça
    ESİM: Rüzgar gibi olan.
    ESİN: Sabah rüzgarı
    ESMA: İsimleradlar. Çok yüksek olan.
    ESMACAN: Adı can olan.
    ESMAGÜL: Adı gül.
    ESMANUR: Adı nur.
    ESNA: Yüksek yüce. Bir işin yapıldığı an.
    ESRA: En çabuk çok çabuk
    EŞAY: Ayin güzelliğiyle eşdeğer güzelliğe sahip olan.
    EŞLEM: Selametli güvenilir
    EVA: Havva. Yaratılan ilk kadın.
    EVİN: Bir şeyin içindeki öz; Buğday tanesinin olgunlaşmış içi özü
    EYLÜL: Sonbaharda bir ay adı
    EZGİ: Melodi şarkı türkü
    EZGİN: Sesi düzenli gelen. Paraca durumu bozuk olan. Çok sıkıntı çekmiş.
    FATMA: Çocuğunu sütten kesen kadın.
    FATMAGÜL: Gül gibi güzel yeni anne olmuş kadın .
    FAZİLET: Erdemli iyi ahlaklı
    FERAH: Aydınlık iç açıcı
    FERAHGÜL: Güzelliğiyle neşe saçan.
    FERAHNUR: İnsanın gönlünü ışık saçarak aydınlatan
    FERAY: Ay ışığı ayın parlaklığıışıltı saçması.
    FERCAN: İnsanın ruhuna aydınlık veren bir içtenliğe sahip olan
    FERDA: Gelecek zaman yarın; Kıyamet
    FERDACAN: İçtenliğini hiç kaybetmeyecek olan.
    FERHAN: Sevinçli gönlü hoş
    FERİ: Köke değil dallara ait olan. İkinci derecede olan.
    FERİDE: Eşi benzeri olmayantek. Çok değerli inci.
    FERİS: Şıkzarif.
    FERİSU: Temizliği ve berraklığıyla ışık saçan.
    FERNUR: Aydınlıkışık.
    FERSUDE: Eskimişyıpranmışörselenmiş.
    FERZİN: Kraliçe
    FEYZA: Bolluk çokluk bereket. Taşkın.
    FEZA: Boşluk sinirsizlik; Uzay
    FİDAN: Yeni yetişen ağaç
    FİGEN: Yaralayan kıran
    FİLİZ: Tohumdan çıkan sürgün. İnce ve güzel vücutlu.
    FİRDEVS: Cennetler. Cennet bahçeleri.
    FİRUZE: Açık mavi renkte değerli bir süs taşı
    FULYA: Nergisgillerden güzel kokulu sarı bir çiçek
    FUNDA: Çalı ormanı çalılık; Püskül tepelik
    FÜRUZAN: Parlayan parlak
    FÜSUN: Büyü.
    GAMZE: Göz kırpma gözle işaret; Nazlı bakma; Gülerken bazı kişilerde yanaklarda beliren çukur
    GAYE: Amaç erek
    GAZAL: Ak geyik ahu; Geyik yavrusu; Güzel söz (mecazi)
    GAZEL: Konusu daha çok sevgi ve içki olan manzume; Tek kişinin özel ahenkte okuduğu müzik parçası; Sonbahar vaktinde düşen yapraklar
    GECE: Gün batımından ağarmasına kadar geçen süre
    GELİNCİK: Yazın kırlarda yetişen parlak kırmızı renkli bir çiçek
    GENCAY: Yeni doğmuş ay; Hilal biçimindeki ay
    GERÇEK: Yakıştırma veya yalanı olmayan
    GİZEM: Sır; Aklın erişemediği çözülemeyen şey
    GONCA: Tam açılmamış çiçek
    GONCAGÜL: Gül goncası.
    GÖK: Yerin göz ile görülebilen ufuklarından başlayarak yukarıda kubbenin içi gibi gözüken sonsuz boşluk; Mavi renk
    GÖKAY: Hem gök hem ay; Güzel ay
    GÖKBEN: Ben gökyüzü anlamında
    GÖKÇE: Gök mavisi mavi gözlü güzel
    GÖKÇENAZ: Nazlı mavi.
    GÖKSU: Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan akarsuların adı
    GÖKYEL: Kuzeydoğudan esen rüzgar poyraz
    GÖNEN: Rutubet yaşlık; Ekilecek toprağın tavlandırılması
    GÖNÜL: İstek arzu sevgi.
    GÖNÜLGÜL: Gül gibi zarif bir gönlü olan.
    GÖRKE: Heybetli
    GÖRKEM: Göz alıcı ve gösterişli olma durumuihtişam.
    GÖZDE: Çok sevilen beğenilen nitelikte olan. Çok güzel.
    GÖZDEM: Beğendiğimsevdiğimsaydığımbitanem.
    GÖZDENAZ: Nazlı güzel.
    GÖZDENUR: İnsanlara vermiş olduğu iç huzurla herkesin beğenisini kazanan.
    GÖZEN: İlgi çekici samimi; Sulak yer; Pınar
    GÜHER: Cevher
    GÜL: Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeğine verilen ad; Gülmek eyleminden gül
    GÜLAL: Gülün kırmızısı gibi güzel.
    GÜLAY: Gül gibi güzel ay gibi aydınlık olan.
    GÜLBAHAR: Ebru yapmakta kullanılan koyu kırmızı toprak rengi
    GÜLBEN: Gül yüzlügül gibi beni olan.
    GÜLBİN: Gül fidanı gül yetişen yer.
    GÜLCAN: Gül gibi güzel kişi.
    GÜLCE: Gül gibi.
    GÜLÇİÇEK: Her yönüyle güzel olan.
    GÜLÇİN: Gül toplayan gül seven.
    GÜLDEN: Güle ilişkin gülden yapılmış. Gül soluklu.
    GÜLEDA: Gül gibi güzel ve nazlı.
    GÜLEN: Güleç yüzlü mutlu anlamında
    GÜLENAY: Güleç ay gülümseyen ay; Ay gibi gülümseyen güzel
    GÜLFEM: Ağzı gül gibi olan
    GÜLFER: Zarifliği ve güzelliğiyle göz kamaştıran.
    GÜLGEN: Güler yüzlü
    GÜLGÜN: Gül renkli; Gülen gülümseyen
    GÜLHAN: Gül kadar çok sevilen han hakan
    GÜLİN: Güzelzarif.
    GÜLİNAZ: Nazlıgüzel.
    GÜLİSTAN: Gül bahçesi
    GÜLİZ: Gül yetiştiren
    GÜLİZAR: Al yanaklı gül yanaklı; Alaturka müzikte bir bileşik bir makam
    GÜLNİHAL: Gül fidanı.
    GÜLNİSA: Gül gibi kadınlar anlamında
    GÜLNUR: Işık saçan güzellik.
    GÜLPERİ: Gizemli gül saklı gül.
    GÜLRİZ: Gül saçan
    GÜLRU: Gül yüzlü gül yanaklı
    GÜLSANEM: Çok güzel kadın.
    GÜLSELİ(N): Coşkulu bir güzelliğe sahip olan.
    GÜLSU: Gül ve su gibi güzel
    GÜLSÜN: Yaşam boyu yüzü gülsün anlamında
    GÜLŞAH: Gül dalı; Güzelliğiyle ün salmış olan
    GÜLŞEN: Gül bahçesi
    GÜLTEN: Gül tenli vücudu gül gibi
    GÜLÜM: Bana ait olan gül. Canım.
    GÜLÜMSE: Tebessüm et
    GÜN: 24 saatlik zaman dilimi; Güneşin yeryüzüne gönderdiği ışık; Güneş yaşam
    GÜNAL: Işık al ışıklı ol
    GÜNAN: Doğumuyla sevinç getiren; Anılan gün
    GÜNAY: Hem gün hem ay
    GÜNÇİÇEK: Ay çiçek
    GÜNDEN: Güne ilişkin güneşe ilişkin; Güneşten bir parça
    GÜNDÜZ: Günün aydınlık bölümü
    GÜNEŞ: Çevresindeki gezegenlere ısı ve ışık veren büyük gök cismi
    GÜNEY: Her zaman güneş gören güneşli yer; Bir yön
    GÜNHAN: Oğuzhan'ın altı oğlundan biri
    GÜNNAZ: Nazlı kişi.
    GÜNNUR: Güneş gibi ışık saçan.
    GÜNSU: Gün gibi aydınlık su gibi berrak
    GÜRAY: Bol ışıklı ay güçlü ay
    GÜRDAL: Güçlü dal sık dal
    GÜVEN: Güvenmekten yürekli ol anlamında
    GÜZ: Sonbahar
    GÜZAY: Güneş olmayan yer; Kuzey; Güz ve ay
    GÜZEL: Hoşa gidenhayranlık uyandıran
    GÜZİN: Seçilmiş seçkin. Beğenilen.
    GÜZÜN: Güz mevsiminde olan.
    HABİBE: Sevgiliseven dost.
    HALE: Ayın çevresindeki ışık halkası.
    HALENUR: Kutsal ışık
    HANDAN: Güleç sevinçlişen şakrak.
    HANDE: Gülüşgülme. Açılma. Eğlenme.
    HANİFE: Allah'ın birliğine inanan; Hz. Muhammed zamanından önce tek tanrıya inanan
    HARİKA: Sıradanlığın üstündeki nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran
    HASİBE: Değerlisoyca temizsoylu.
    HASLET: Doğuştan gelen güzel huy
    HAVVA: Yaratılan ilk kadın.
    HAYAL: Varmış olmuş gibi zihinde canlandırılan imge görüntü
    HAYAT: Ömür yaşam
    HAZAL: Kuruyup dökülen ağaç yapraklarının güzelliği
    HAZAN: Sonbahar
    HAZAR: Barış
    HENNA: Kına ağacı.
    HERA: Mitolojide analığın yüceliğini temsil eden tanrıça
    HESNA: Güzelhanımefendi kadın.
    HEVES: Bir şeye duyulan istek
    HEVİN: Aşk sevda
    HELİN: Yuva
    HİCRAN: Ayrılıkbir yerden ayrılmak. Ayrılığın sebep olduğu dayanılmaz acı.
    HİLÂL: Ayın yay biçimindeki görünüşüyeni ayayça.
    HİLDE: Kurtulmak yükselmek ilerlemek
    HOŞSEDA: Hoşa giden ses
    HÜLYA: İnsanın kurduğu tatlı düş; Sevda
    HÜMA: Efsanelerde geçen yere konmayıp sürekli gökte kaldığına inanılan cennet kuşu
    HÜMEYRA: Kızıllık pembelik
    HÜNER: İnce ve şaşırtıcı ustalık
    HÜRREM: Sevinçli güler yüzlü
    HÜSNA: Pek çok güzel
    HÜSÜN: Güzellik.
    IĞIL: Çok yavaş akan su
    ILGAZ: Atın dört nala koşması. Hücumakın.
    ILGIM: Serap
    ILGIN: Beyaz ya da pembe çiçekli çok hafif yapraklı bir ağaççık (genellikle küçük akarsu kıyılarında bulunur)
    ILGIT: Esinti ve akış için kullanılan yavaş yavaş anlamında
    ILIM: Uzlaşmacı yumuşaklık
    IRMAK: Akarsuların en büyüğü
    IŞIK: Cisimleri görmeyi renkleri ayırt etmeyi sağlayan fiziksel enerji. Aydınlıknur.
    IŞIL: Pırıltı parlaklık ışık aydınlık
    IŞILAY: Işıltılı ay parlayan ay
    IŞILTI: Parıltıtitrek ışık.
    IŞIN: Bir kaynaktan belli bir doğrultuya giden ışık çizgisi
    IŞINBIKE: Aydınlık saçan kadın.
    ITIR: Güzel koku; El ve yüze sürülen çiçek özü esans.
    İCLAL: Ağırlamaikram. Büyüklükululuk.
    İDİL: Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir; Volga ırmağına Türkler'in verdiği ad
    İDİLSU: Su için yazılmış şarkı.
    İLAYDA: Su perisi
    İLBÜKE: İlbey hanımı seçkin hanım
    İLCAN: Ülkenin canısevdiği.
    İLGİ: İki şey arasındaki ilişki; Bir şeye duyulan merak; Eğilim
    İLGİN: Yabancıgurbette yaşayan.
    İLGÜN: Ülke güneşi. Başkalarıyabancılar.
    İLKAY: Ayın ilk hali.
    İLKBAHAR: Yılın ılık mevsimi
    İLKCAN: İlk doğan çocuklara verilen ad.
    İLKE: Temel alınan düşünce kural
    İLKGÜZ: Eylül ayı
    İLKİM: İlk çocuğum anlamında
    İLKİN: İlk çocuklar için kullanılan adlardan. Önceöncelikle.
    İLKNUR: İlk ışık
    İLKYAZ: İlkbahar
    İLMA: Parlatma. Belirlemeişaret etme.
    İLSEL: İlle ilişkili yurtla ilişkili
    İLSU: Ülkenin suyubereketi.
    İLTER: Yurdu koruyan yurtsever.
    İMER: Zenginvarlıklı.
    İMGE: Düş hayal görüntü tasarım
    İMRAN: Evine bağlı evcimen anlamında
    İMREN: İmrenmek fiilinden görünen şeyi edinme isteği.
    İNANÇ: İnanılan şey
    İNCİ: Süslemede kullanılan istiridyede yetişmiş değerli madde
    İNCİLAY: Parlamaışıldama
    İNCİNUR: İnci gibi ışıklıparlak.
    İPAR: Yüksek dağların kar tutmayan yerlerinde yetişen çiçek
    İPEK: İpekböceği kozasından elde edilen ince parlak kumaş. Kibarzarif.
    İREM: Bahçeleriyle ünlü masal kenti
    İREN: Özgür serbest
    İRİS: Mitolojide Tanrıların elçisi
    İSMİHAN: Hükümdar ismi
    İYEM: Güzellikiyilik.
    İZEL: El izi anlamında
    İZEM: Büyüklük ululuk
    İZGİ: Güzel adaletli zeki
    İZLEM: İzlemek eylemi
    İZİM: Önceden bulunduğum yerde bıraktığım belirti anlamında.
    JALE: Çiğ kırağı. Sabahları otların üzerinde olan su damlaları
    JALENUR: Parlayanışıldayan çiğ.
    JANSET : Güneşin Doğuşu (Çerkez ismi)
    JANSELİ : Güneşin Doğduğu Yer (Çerkez İsmi)
    JASMİN: Yasemin
    JEYAN: Kızan kükreyen
    JİNSAL: Çağ yaş dönem
    JÜLİDE: Dağınıkkarmakarışık.
    KADER: Alınyazısıyazgı. Talih.
    KAİNAT: Var edilen şeylerin hepsi yaratılanlar
    KAMELYA: Pembekırmızıbeyaz çiçekler açan bir süs bitkisi.
    KAMER: 1. ay; Mecazi parlak ve güzel anlamında
    KAMİLE: Tameksiksiz. Kemale ermiş. Bilginbilgili.
    KAMURAN: İstediğine ulaşmışmutlu.
    KARACA: Rengi karaya yakın esmer; Avrupa ve Asya'nın ılıman bölgelerinde yaşayan kısa ve çatallı boynuzlu bir memeli hayvan
    KARANFİL: Kokulu bir çiçek.
    KARDELEN: Kar kalkmadan çiçek açan süs bitkisi
    KARMEN: Parlak kırmızı.
    KAYRA: Yüksek tutulan ya da sayılan birinden gelen iyilik; Tanrıdan geldiğine inanılan iyilik; İhsan lütuf
    KERİME: Cömert. Ulubüyük. Kız çocuk.
    KEVSER: Cennette bulunduğuna inanılan su.
    KIVANÇ: Sevinç
    KIVILCIM: Yanmakta olan bir maddeden sıçrayan küçük ateş parçası
    KIZILTAN: Kızıl renk almış tan
    KÖSEM: Sürünün önünden gidenyol gösteren koç. Cildi temizpürüzsüz.
    KUĞU: Beyaz tüylü bir su kuşu
    KUMRU: Sevgilisine düşkünlüğüyle bilinen güvercin benzeri bir kuş
    KUMSAL: Kumla örtülü deniz kıyısı
    KUTAY: Kutluuğurlu ay
    KUTSAL: Güçlü bir dinsel saygı uyandıran kimse
    KUZEY: Bir yön
    KÜBRA: Büyük ulu; Büyük önerme.
    LAL: Parlak koyu kırmızı renkte olan
    LALE: Çan biçiminde bir çiçek
    LALEHAN: Lalelerin sultanı.
    LALEZAR: Lale yetiştirilen yerlale bahçesi.
    LAMİA: Parlayan parlak.
    LATİFE: Yumuşakhoşgüzelnazik. Güldüren güzel sözşaka.
    LEMA: Parıltıparlayış.
    LEMAN: Parlamaparıltı.
    LEMİS: Dokunmaelleme.
    LERZAN: Titreyentitrek
    LEYAN: Parlayanparlayıcı. Konfor. Lüks hayat.
    LEYLA: Saçları gece gibi simsiyah olan kadın; Çok karanlık gecede görülen ışık.
    LEYLİFER: Gece ışığı
    LİLA: Açık eflatun
    LİNET: Sürgün..
    MAHİRE: Hünerlibecerikli.
    MAHPERİ: Güzeller güzeli.
    MAİDE: Üzerinde yemekler bulunan sofra; Yemek ziyafet
    MANOLYA: Bir süs bitkisi
    MARAL: Dişi geyik
    MAVİSU: Deniz
    MAYIS: Bir bahar ayı
    MEBRUKE: Kutlu kadın ("mübarek kelimesinin dişisi")
    MEDİHA: Övülenbeğenilensevilen kadın.
    MEHİR: Ay parçası
    MEHPARE: Ay parçası gibi güzel.
    MEHTAP: Ay ışığıdolunay.
    MEHVEŞ: Ay gibi güzel kadın
    MELDA: İnce ve taze bedenli
    MELEK: Tanrı katında bulunan ruhani varlıkların her biri; Pek güzel yumuşak huylu ve masum (mecazi)
    MELİHA: Güzelşirinsevimli.
    MELİKE: Kadın hükümdarpadişah eşi.
    MELİS: Bal bal arısı
    MELİSA: Oğul otu
    MELTEM: Yazın karadan denize doğru esen yel
    MENEKŞE: Mor beyaz renkli kokulu yuvarlak yapraklı bir çiçek
    MERAL: Dişi geyikceylan.
    MERCAN: deniz dibine ağaç gibi kök salarak büyüyen hayvan gibi duyguya sahip kırmızı renkli kalker iskeletli bir canlı türü
    MERİÇ: Bulgaristan'dan çıkıp Edirne yakınlarında Arda ve Tunca ile birleştikten sonra Türk-Yunan sınırı boyunca akarak Enez yakınlarında Ege Denizi'ne dökülen ırmak
    MERİH: Mars gezegeni
    MERVE: Mekke'de Safa dağının karşısındaki kırmızı renkli tepenin adı
    MERYEM: İsa peygamberin annesinin adı
    MERZE: Mercan.
    MEYYAL: Meyledenaşırı istekli. Fazlaca eğilen. Eğik.
    MISRA: Manzumenin satırlarından her biridizeler.
    MİHRİBAN: Dostsevgiliyarendeş. İyi yürekligüler yüzlü.
    MİHRİCAN: Dostsevgili. Sonbahar.
    MİHRİGÜL: Güler yüzlüdostsevecengüzel.
    MİHRİNAZ: Çok nazlı.
    MİHRİNUR: Güldüğünde ışıklar saçan.
    MİMOZA: Bir süs bitkisi
    MİNA: Mine. Liman. Şişecambillur. Şarap şişesi.
    MİNE: İnce ve parlak nakış; Madenler üzerine vurulan renkli cam tabakası; Şişe cam billur sırça
    MİRAY: Yılın ilk aylarında doğan
    MİRCAN: Güneş gibi aydınlık.
    MÜGE: İnci çiçeği
    MÜJDE: Sevindirici haber; İyi haber getirene verilen bağış
    MÜJGAN: Kirpikler.
    NADİDE: Az bulunurgörülmemiş. Çok değerlieşsiz.
    NADİRE: Az bulunan.
    NAĞME: Güzel uyumlu ses ezgi; Birinin yalandan ve nazlanarak söylediği söz
    NAHİDE: Venüs gezegeni. Ergenlik çağında genç kız.
    NARİN: İnce ince yapılı kibar
    NAŞİDE: Şairşiir okuyan ve yazan.
    NAZ: İsteksiz gibi görünen çekingen davranış
    NAZAN: Cilve yapannazlanannazenin.
    NAZER: Nazar
    NAZGÜL: Gül kadar güzel olannazlı.
    NAZLI(M): Naz yapan; İşveli(m) edalı(m)
    NAZLIHAN: Naz yapan han anlamında
    NECLA: Evlatçocuk. Soylu.
    NEFİSE: Çok güzeldeğerli.
    NEHAR: Gündüz anlamındadır
    NEHİR: Akarsu ırmak
    NEHİRE: Gereğinden fazla.
    NERGİS: Bir süs bitkisi
    NERMİN: Yumuşaknarinince.
    NESLİ: Soylu.
    NESLİHAN: Han soyundan. Sevgi ile hükmeden.
    NESLİŞAH: Şah soyundan
    NESRİN: Yaban gülü
    NEŞE(M): Gönül açıklığı(m) sevinc(im)
    NEŞVE: Keyifneşe.
    NEVA: Ses ahenk; Güç zenginlik servet; Nasip; Türk müziğinde bir makam
    NEVAL: Talihkaderkısmet.
    NEVADE: Torun anlamında
    NEVBAHAR: İlkbahar ilkyaz
    NEVESER: Türk Müziğinde Dede Efendi'nin bulduğu bileşik bir makam
    NEVGECE: Yeni yeni oluşan gece
    NEVGÜL: Yeni açmış gül
    NEVİN: Yeni yepyeni
    NEVRA: Beyaz çiçek. Işıklı olmaparlaklık.
    NEVRES: Yeni yetişen.
    NEYİR: Işıklı aydınlık parlak
    NİGAR: Resim kadar güzel sevgili; Nakış; Resim
    NİHAL: İnce ve düzgün vücutlu sevgili. Fidantaze sürgün.
    NİHAN: Saklanmış gizli olan; Sır
    NİL: Çivit. Mısır'da bir nehir
    NİLAY: Işıklı maviışıklı lacivert.
    NİLGÜN: Lacivert renkli çivit renginde
    NİLÜFER: Durgun sularda yetişen değişik renkli ve uzun ömürlü su bitkisi
    NİRAN: Nurlaraydınlıklarışıklar. Ateşler. Cehennem.
    NİSA: Kadınkadınlar.
    NİSAN: Gelin çiçeği; İlkbaharın ilk ayı
    NUR: Aydınlık parıltı parlaklık
    NURAN: Nurluışıklı.
    NURAY: Işık saçan.
    NURCAN: Aydınlık insan.
    NURFER: Işık verenaydınlatanferahlatan.
    NURGÜL: Nur+Gül
    NURGÜN: Nur+Gün
    NURPERİ: Bir peri kadar göz kamaştırıcı güzelliğe sahip olan.
    NURSAL: Işıksal ışıkla ilgili
    NURSAY: Işık gibi say ışık gibi bil anlamında
    NURSELİ: Işık seli (yağmuru) anlamında
    NURSEZA: Nura layık ışığa aydınlığa layık anlamında
    NURTEN: Işık gibi duru tenli anlamında
    NUTİYE:Gökyüzündeki en parlak yıldız
    NÜKET: Nükte zarif güzel sözler
    NÜKHET: Güzel koku
    NÜKTE: İnce anlamlı düşündürücü şaka söz.
    OKSAL: Ok at; Oka ilişkin
    OKŞAN: Sevilşefkat gör.
    OLCA: Ganimetbolluk.
    OLCAY: Mutlu ongun; Rastlantıları düzenlediği ve böylece de insanlara iyi ya da kötü durumlar hazırladığı sanılan şey şans talih
    OLGAÇ: Bilgi ve görgüde olgunlaşan
    OMAY: Gözdesevilenbeğenilen.
    ONGU: Sağlıkmutluluk.
    ONGÜL: Ön ayak olmak; İlk gül
    ORKİDE: Salepgillerden güzel çiçekli birtakım bitki türlerinin ortak adı
    OYA: Bir nesneye oyularak yapılan süs; Genellikle ipek veya ibrişim ile iğne mekik tığ kullanılarak yapılan ince dantel
    OYLUM: Hacim dirim; İçi oyulmuş çukur duruma getirilmiş; Resimde derinlik üç boyutluk etkisi mimarlıkta mekan karşılığı.
    ÜL: Armağan
    ÖĞÜN: Kendini yücelt. Zaman. Kezdefa.
    ÖĞÜT: Tavsiye.
    ÖMÜR: Yaşama süresihayat.
    ÖNAY: Yeni çıkmış ay
    ÖNGÜL: Direneninatçı. Kılavuz. Öncüteşvik eden.
    ÖRGÜN: Türlü ve düzenli parçalardan oluşan
    ÖVGÜ: Övme övmek için söylenen söz
    ÖVGÜN: Övülmüş övülen kişi
    ÖVÜNÇ: Övünmeye yol açan ya da hak kazandıran şey kıvanç sevinç övünç
    ÖYKÜ: Hikaye ayrıntılarıyla anlatılan olay
    ÖZBEN: Bireyin kendi varlığı; Gerçek ben anlamında
    ÖZDE: Kişinin kendi içinde özünde canda olan
    ÖZDEN: Özle öz varlıkla gerçekle ilgili
    ÖZEN: Büyük hassasiyet göstermek
    ÖZGE: Yabancı. İyigüzel. Cana yakınşakacı. Yürekligözü pek
    ÖZGEN: Başına buyruk. Rahat. Özü geniş. Kuzu kulağı otunun filizi
    ÖZGÜL: Gerçek gül benim gülüm anlamında
    ÖZGÜR: Herhangi bir kısıtlamaya zorlamaya koşula bağlı olmayan başına buyruk hür
    ÖZLEM: Bir şeye karşı duyulan istek bir kimseyi ya da bir şeyi görme kavuşma isteği; Hasret
    ÖZLEN: Görme isteği uyandır kavuşma isteği ver seni özlesinler
    ÖZNİL: Nil gibi verimli.
    ÖZNUR: Özü ışıklıaydınlık.
    ÖZSU: Besleyici su besisuyu bitkilerin dokularında bulunan su
    ÖZÜN: Şiir. Hak edilmiş ün.
    ÖZTEN: Güzel tenli.
    PAKİZE:Çok temiz hoş ve güzel
    PAMİRA: Orta Asya'da bir yayla
    PAPATYA: Baharda çiçek açan bir kır bitkisi
    PARLA: Parlamak eyleminden parla ışık saç; Başarılı ol ünün sanın artsın; Güzel ol güzel görünüşlü ol
    PELİN: Acı ve güzel kokulu bir bitki
    PELİNSU: Pelin+Su hem pelin hem su anlamında
    PERÇEM: Kahkül
    PERİ: Cisimleri çok latif ve görünmez olan hoş yaratık; Güzel insan güzel kimse
    PERRAN: Uçan uçucu
    PERVİN: Ülker yıldızı
    PETEK: Arıların bal topladıkları balmumu yuvacıkları
    PEYDA: Belli açık ortaya çıkmak oluşmak
    PINAR: Büyük su kaynağı
    PIRILTI: Pırıldayan şeyin çıkardığı ışık.
    RABİA: Dördüncü.
    RAHŞAN: Parlayan parlak aydınlıkışıltı.
    RANA: İyi güzel yumuşak hoş
    RAVZA: Sulu su yatağı yer; Bahçe
    REBİA: Bahar.
    RENAN: Çok ses çıkaran çınlayan
    RENGİN: Boyalı renkli; Hoş latif ve güzel
    REVAN: Yürüyen giden; akan akıp giden. Ruhcan.
    REYHAN: Yaprakları güzel kokan bir süs bitkisi fesleğen
    REZZAN: Ağırbaşlı onurlu
    RİMA: Dişi ceylan yavrusu
    ROSA: Gül rengipembe kırmızı arası bir renk.
    RUHAN: Güzel kokulu
    RUHSAR: Yanak yüz güzel yüz
    RUHŞEN: Neşelicanlı.
    RUHUGÜL: Gül kadar temiz bir ruha sahip olan.
    RUKİYE: Büyüsihir.
    RÜÇHAN: Üstünlük
    RÜYA: Düş; Gerçekleşmesi imkansız durum hayal; Gerçekleşmesi beklenen şey umut.
    SABA: Gündoğusundan esen hafif ve tatlı rüzgar. Türk müziğinde bir makam
    SABAH: Günün ağarmasıyla başlayan ilk saatler
    SAHRA: Kırovaçöl
    SALİHA: Yararlıiyielverişli.
    SANAL: Sanlı ol ünlen
    SANEM: Çok güzel kadın; Put
    SARA: Halis saf katkısız
    SARE: Olmak oldu; Cemaat topluluk; İhtiyaç susuzluk
    SARGIN: Albenili çekici büyüleyiciyıldızı şirin hoşa giden sevimli güzel
    SAYE: Gölge; Koruma yardım sahip çıkma
    SAYGIN: Sayılan sevilen
    SAYIL: Her zaman saygı gör
    SEBLA: Uzun kirpikli göz
    SEÇİL: Beğeni sevgi üstünlük gösterilen
    SEÇKİN: Benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan elit
    SEDA: Ses; Doğa veya bir engele çarpıp geri dönen ses yankı
    SEDEF: Midye ve istiridye gibi deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan pırıltılı beyaz sert bir madde; Bu maddeden yapılmış veya bu madde ile süslenmiş
    SEDEN: Uyanık tetikte; Gözü açık olmak
    SEGAH: Doğu müziğinin makamlarından
    SEHER: Tan ağartısı
    SEL: Taşkın su
    SELDA: Bir söğüt cinsi
    SELEN: Haber müjde
    SELİN: Gür akan su
    SELİNTİ: Ufak sel
    SELİS: Akıcı söz
    SELMA: Barış içindehuzurerinç.
    SELMİN: Barış ve sevgi duygusuyla dolu olan
    SELVA: Amerika'da Amazon Afrika'da Nijer ırmakları gibi ekvator bölgesinde büyük suların geçtiği havzalarda bulunan geniş ve balta girmemiş ormanlara verilen ad.
    SELVİ: İnce uzun ağaç
    SEMA: Gökyüzü; Göç
    SEMANUR: Nurlu gökyüzü
    SEMEN: Yasemin çiçeği. Semizlik.
    SEMİN: Değerli pahalı; Semizlik
    SEMİRAMİS: Babil'in Asma Bahçeleri'ni kurduran Asur kraliçesi
    SEMRA: Esmer kadın.
    SENA: Övmek methetmek; Şimşek parıltısı; Yücelik yükseklik; Aydınlık; Bir ot adi
    SENAHAN: Metheden alkışlayan öven
    SENAR: Yar aşık seven insan
    SENAY: Ay gibi güzelsin.
    SENEM: Kars dolaylarında kadın ve erkeklerin karşılıklı olarak oynadıkları bir halk dansı; Arapça'da put; Arapça'da kendine tapılacak kadar güzel olan kadın sevgili güzel
    SERA: Varlıklı olmak zengin olmak; Şarkı söyleyen; Yer toprak; Ok yapımında kullanılan bir ağaç
    SERAP: Çorak yerlerde çölde sıcak ve ışığın etkisiyle ileride yakında ya da ufukta su veya yeşillik var gibi görünmesi olayı
    SERAY: Ay gibi güzel
    SEREN: Gemi direği
    SERMA: Kış soğuğu
    SERPİL: Gelişmekbüyümek.
    SERPİN: Yağmur
    SERRA: Rahatlıkkolaylık
    SERTAP (SERTAB): İnatçı anlamında
    SEVAL: Severek al anlamında
    SEVDA: Vurgunluk tutkunluk aşk; Heves arzu kuvvetli istek
    SEVDEM: Sevginin en son demi
    SEVEN: Bir başkasına sevgi duyan
    SEVGİ: İnsanı bir şeye ya da bir kişiye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu
    SEVGÜL: Gül gibi sevilen.
    SEVİL: Her zaman sevilen biri ol
    SEVİM: Sevmek eylemi; Bir kişi ya da bir şeyde bulunan o kişi ya da şeyi başkalarına sevdiren özellik
    SEVİNÇ: İstenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku
    SEVTAP: Tapılacak kadar çok sevilen.
    SEYLAN: Sel akma akış
    SEYYAL: Akıcı akışkan
    SEZEN: Hisseden sezgili
    SEZER: Açık bir kanıt olmaksızın olmuş ya da olacak bir şeyi duyumsar
    SEZGİ: Sezmek eyleminden sezgi; Sezme yeteneği
    SEZİN: Sezinleme işi sezme. Duyguluanlayışlı.
    SILA: Bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşmak; Doğup büyüdüğü ve özlediği yer; Bahşiş hediye; Bağ
    SİBEL: Henüz yere düşmemiş yağmur damlası (Fransızca "si belle": öylesine güzel anlamında)
    SİM: Gümüş gibi parlak ve beyaz
    SİMA: Yüz çehre
    SİMGE: Anlamı olan harf bitki gibi işaretler
    SİMİRNA: İzmir'in eski adı. Aynı zamanda Amazon savaşçılarının kraliçesinin adı.
    SİNEM: Yüreğim çok sevdiğim
    SİTARE: Yıldız
    SONEDA: Nazlı olmaması temenni edilen
    SONGÜZ: Kasım ayının halk arasındaki adı
    SONYAZ: Sonbahar
    SU: Canlıların yaşaması için en gerekli olan kokusu rengi olmayan sıvı
    SUMRU: Bir şeyin yüksek yeri tepesi
    SUNA: Boylu poslu yakışıklı. Yaban ördeği.
    SURPERİ: Peri güzeli.
    SUZAN: Yakanyakıcı.
    SÜHEYLA: Yumuşak ve iyi huylumütevazı kadın.
    SÜNDÜS: Ham ipekipekli.
    SÜSEN: Nisan-Haziran dönemlerinde açan güzel kokulu bir çiçek.
    Şafak: Gündoğumundan önceki aydınlık.
    Şahane: Tam anlamıyla güzel.
    Şahika: Zirve doruk.
    Şanal: Ünlen ünün yayılsın.
    Şansal: Ünün yayılsın.
    Şayeste: Uygun layık.
    Şaylan: Övünen gururlu neşeli.
    Şaziye: Sevinç gönül ferahlığı.
    Şebnem: Su damlacığı çiy.
    Şefika: Acıyan esirgeyen.
    Şehnaz: Çok nazlı Türk müziğinde bir makam.
    Şehrazat: Özgür.
    Şehriban: Şehrin ileri geleni.
    Şelale: Çağlayanın büyüğü.
    Şenay: Ayın parlaklığı güzelliği.
    Şengül: Güleryüzlü.
    Şeniz: Mutlu sevindiren iz hatıra.
    Şennur: Neşeli nurlu.
    Şenol: Şen mutlu ol.
    Şeref: Büyüklük ululuk.
    TAÇNUR : Mutluluk
    TAHİRE : Gündoğusundan esen rüzgar
    TAİBE : Tövbe eden pişmanlık duyan
    TALHA : Güzellik
    TALİA : Güzel şirin
    TALİHA : Rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi veya kötü durumlar hazırladığına inanılan doğa üstü güç şans felek
    TAMAY : Dolunay ayın on dördüncü
    TANAY : Secde eden
    TANSELİ : Şafak vakti gelen sel
    TANSU : Göğüsle ilgili
    TANYEL : Katıksız arı - Seçilmiş
    TANYELİ : Tan vakti esen rüzgar
    TARA : Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad
    TAYYİBE : 1.İyi davranış. 2.Yatıştırıcı hoşa giden söz
    TENAY : Uygun yakışan - Yetkili olan - Dine uygun hareket eden
    TENDÜ : Öz asıl
    TENNUR : Yüksek ulu
    TİJEN : Taç taçlar
    TİLBE : Put - Güzel kadın
    TUBA : 1.Cennette bulunduğun inanılan büyük ağaç. 2.Güzellik iyilik. 3.Rahat
    TUĞÇE : Küçük tuğ
    TULÜ : Doğuş doğma (güneş için) anlamında
    TÜLAY : Ayın ince ışığı
    TÜLİN : Ayın çevresinde görülen ışık halkası
    TÜNAY : Gece ve ay
    TÜRKAN : 1.Kraliçe. 2.Güzel kız
    TÜRKÜ : Yankı ses
    TÜRKAN : 1.Kraliçe. 2.Güzel kız
    UBEYDE : Tanrının kölesi
    UĞURGÜL : Uğurlu gül
    UHDE : Birinin yapmakla yükümlü olduğu iş görev.
    ULYA : En yüce en ulu yüksek
    UMAY : Devlet kuşu
    UMUR : Görgü deneyim
    UZEL : Usta becerikli
    ÜLKÜ : Amaç ideal
    ÜMRAN : 1.Bayındırlık. 2.Uygarlık medeniyet. 3.İlerleme mutluluk refah
    ÜNZİLE : Gönderilmiş
    ÜZGÜ : Yersiz ve gereksiz olarak çektirilen üzüntü eziyet.
    VAHİBE : Hibe eden bağışlayan.
    VAHİDE : Tek yalnızca bir tane.
    VARİDE : Gelen erişen - Söylenti
    VEDİA : Korunması için bırakılan emanet
    VERDA : Gül.
    VİLDAN : Yeni doğmuş çocuklar
    VİRA : Durmadan aralıksız sürekli.
    YAĞMUR : Bulutlardan yeryüzüne düşen su damlacıkları.
    YAPRAK : Bitkilerin solunumunu sağlayan yeşil ve türlü biçimlerdeki ince bölüm
    YAREN : Dost arkadaş
    YASEMİN : Çeşitli renklerde kokulu çiçekleri olan bir bitki
    YAŞAM : Hayat
    YELDA : 1.Uzun. 2.Yılın en uzun gecesi
    YELİZ : Ferah yer aydınlık havadar
    YEŞİM : Açık yeşil ve pembe renkli kolay işlenen değerli bir taş
    YILDIZ : Gökyüzündeki ışıklı cisimlerin her biri.
    YONCA : Çiçekleri kırmızı veya mor renkli çayır bitkilerinin genel adı
    YUDUM : Bir içimlik sıvı
    YÜKSEL : Başarı kazan yücel
    YUDUM : Bir içimlik sıvı
    YAĞMUR : Bulutlardan yeryüzüne düşen su damlacıkları.
    Yakut:Aliminyum oksit yapısında parlak kırmızı renkli değerli taş
    Yankı:Sesin bir yere çarpıp geri dönmesi ile oluşan ikinci ses ses yansıması
    Yaprak:Ağaç ve bitkilerin yeşil kısımları
    Yaren: Dost arkadaş
    Yasemin:Kokulu çiçekler açan bir tür ağaççık
    Yaşam:Hayat
    Yazgülü:Yaz ve gül tamlaması / yazın açan gül “şimdilerde bir de güz gülleri var”
    Yelda:Uzun ve siyah / yılın en uzun gecesi
    Yeliz:Yel ve iz rüzgar ve izi anlamında
    Yeşim:Yeşil renkli değerli taş
    Yeter:Kafi tamam gereksinimi karşılayacaknitelikte olan
    Yıldız:Güneş ve ay dışında gökyüzündeki ışıklı cisimlerden her biri
    Yonca:Birçok türü bulunan bitki
    Yosun:Çiçeksiz bitkilerin suların yüzünde ve dibinde bulunan bir türü
    Yudum:Bir içimlik sıvı
    Yurdagül:Yurduna güller saçan güzellik getiren
    Yurdanur:Yurduna nur getiren

    Zahide: Dinin yasak ettiği şeylerden sakınan
    Zambak:Güzel iri çiçekli bir süs bitkisi
    Zarafet:İncelik güzellik
    Zehra:Beyaz ve parlak yüzlü olan
    Zekiye:Zeka sahibi kavrayışlı
    Zeliha:Züleyha su perisi
    Zennan:Kadınlar
    Zennur:Zinnur nurlu ışıklı
    Zeren:Anlayışlı zeki
    Zerrin:Altından yapılmış - altın renginde - bir cins çiçek - fulya
    Zeynep: Değerli taşlar mücevherler
    Zeyno:Zeynep’in halk dilindeki söylenişi
    Zinnur:Nurlu ışıklı
    Zişan:Şanlı ünlü çok tanınmış
    Ziynet:Süs süs eşyası
    Zuhal:Satürn
    Zübeyde:Öz asıl
    Zühal: Dokuz gezegenden altıncısı (satürn)
    Zühre:Çiçek açan / çoban yıldızı (venüs):
    Zülal:Berrak saf tatlı soğuk su
    Züleyha:Hz. Yusuf’un karısının adı
    Zülfiye:Saçları çok güzel olan
    Zümra:Güzel iyi ahlaklı - zeki bilgili kadın
    Zümrüt:Yeşil renkli bir değerli taş

    Konu Logic@ tarafından (16.11.2010 Saat 22:42 ) değiştirilmiştir. Sebep: Güncelleme

  3. #3
    Yeni Üye
    Üyelik tarihi
    15.09.2010
    Mesajlar
    8
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    14

    Standart

    CANBERK : Güçlü sağlam budur

  4. #4
    Aktif Üye uLaSıLmaZ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    11.09.2010
    Mesajlar
    183
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    41

    Standart

    CENGİZ : Güçlü gözüpek
    vayy ben neymısm
    αѕıℓ öLdüGüm De Beni SeniN YanınA GömsunLer GömsunLerKı öLüme BiLe Sahıp Cıkasın Anne.. AL Beni Yanına :

  5. #5
    İnciKolik
    Üyelik tarihi
    24.07.2010
    Bulunduğu yer
    Hollanda.
    Mesajlar
    525
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    187

    Standart

    CAVİDANüreklikalıcı olansonsuz. hmm ilginc

    tesekkurler

  6. #6
    Aktif Üye uLaSıLmaZ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    11.09.2010
    Mesajlar
    183
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    41

    Standart

    neden yakısmamıs mı sana
    Konu uLaSıLmaZ tarafından (15.09.2010 Saat 22:31 ) değiştirilmiştir. Sebep: yanlıs yazım
    αѕıℓ öLdüGüm De Beni SeniN YanınA GömsunLer GömsunLerKı öLüme BiLe Sahıp Cıkasın Anne.. AL Beni Yanına :

  7. #7
    İnciKolik
    Üyelik tarihi
    24.07.2010
    Bulunduğu yer
    Hollanda.
    Mesajlar
    525
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    187

    Standart

    bilmem gerci pek anlamadim urekli nedemekse

    kalici olsan kalici olan degiliz eeh sonsuz iyimis ama anlami birazda olsa :d

    seninkisde i iyimis
    Konu Güℓüмѕє tarafından (15.09.2010 Saat 22:41 ) değiştirilmiştir.

  8. #8

    www.foruminci.net

    Logic@ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.02.2009
    Bulunduğu yer
    @frminci
    Mesajlar
    28.149
    Post Thanks / Like
    Blog Girişleri
    1

    Sosyal Aglarim

    Follow Logic@ On Twitter
    Mentioned
    6 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    1000

    Standart

    İsim arayanlarda faydalanabilir bence güzel bir kaynak olmuş





    Üstüne imza tanımam!!

    Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin.

    www.foruminci.net


  9. #9
    EfLâL PASSİFLORA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    20.08.2010
    Mesajlar
    1.256
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    408

    Standart

    benm adım yok
    "Zambaklar en ıssız yerlerde açar

    Ve vardır her vahşi çiçekte gurur"


  10. #10
    Fikirler Kurşun Geçirmez. Düşes* - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    16.12.2009
    Bulunduğu yer
    Kimsenin Olmadığı bir yerde..!
    Mesajlar
    7.568
    Post Thanks / Like
    Mentioned
    0 Post(s)
    Tecrübe Puanı
    1090

    Red face

    Helin:Yuva ))
    ne gzll dmi.... keşke sevsem ismimi..

    Kuzennn saime daha gzl deilmii




    Alıntı DIONEA Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    benm adım yok


    İsim : Zahide (Zâhide)


    Cinsiyet : Kız


    Anlam : Dindar Sofu Dini Bütün Muttaki;
    Dinin Emirlerini Yerine Getiren Haramdan Sakınan Takva Ehli Günahtan Kaçınan Şüpheli Şeyleri Terk Eden;
    Abid İbadetlerini Yapan


    Köken : Arapça


    Allll bitanemmm
    ''Dışarıya kapanmak esasen içeri açılmaktır. Huzur mu istiyorsun? Az eşya az insan.''

1. Sayfa - Toplam 4 Sayfa var 1 2 3 ... SonuncuSonuncu

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

  • Şikayet, Telif hakları ve Yasal bildirimler için tıklayın.
  • .

    İletişim: [email protected]