Bir tekstil materyali olan Angora Angora cinsi tavşanlardan üretilen kılı ifade eder. Angora kılı iplik halinde birbirine tutmaya izin verecek ölçüde uzun olduğu için tekstilde önemli bir yer tutar.

Tavşan kılı katilula kabuklarının çok narin kabarıklığı nedeni ile çok düşük bir sürtünme katsayısına sahiptir. Bu ise çok özel bir yumuşaklık ve kayganlık verir.

Angora tavşanında aranan renk her türlü uygulamaya uygun olan beyazdır.

Angora tavşanının örtüsü deri sekresyonunun çok az olmasından dolayı %985 oranında saftır. Koyun yapağısı ise %50 saftır.

Angora tavşanları birincil olarak kılları için beslenir. Fakat kesim yaşına gelen erkekler (bunların yün üretimi dişilerden azdır) ve damızlık olarak saklanmayan dişiler et için ayrılırlar.yani hem kıl hem de et üretimi için uygundurlar.

Tavşanlarda kıllar her 90-100 günde bir toplanırlar. Bu sürenin uzamaması gerekir. Kıllar makasla elektrikli aletle kırkılır. Yahut kıl düşürme metodu ile toplanır. Kıl düşürme metodu çok iyi bakım şartları ve bilgi ister. Süresi kırkılmaya göre uzundur fakat kıllar kaliteli olur.

Dişiler yılda 1 kg yün verirken erkekler 700-800 gr yün verirler

En iyi yün 9. ayda 3. toplamadan alınır. Gebelik ve laktasyon kıl üretimini 1/3 azaltır. Bu nedenle damızlık sayısı %5 oranında tutulur.

Angora tavşanlarında kılların ticari kalitesi uzunluk ve temizliğe bağlıdır.

1. Kalite kıl 6 cm den uzun ve temiz olanıdır.

2. Kalite kıllar ise 6 cm den kısa yine temiz olanıdır.

3. Boyun ve ayaklardan elde edilen temiz fakat keçeleşmiş kıllar 1. kalite kılların %15 i kadar değer ifade eder.

Unutulmaması gereken ve üzerinde durulması önemli olan husus; uzunluğu ne olursa olsun kirli kılların hiçbir değerinin olmadığıdır. Yetiştirici tavşanların mümkün olduğu kadar temiz tutulmasına dikkat etmelidir.

Yün Verimi ve Yün Verimini Etkileyen Çevre Faktörleri:

Bir tavşandan yılda oralama 800-900 g. kadar yün alınabilmektedir. Ankara tavşanlarında yün verimi üzerine ırkın cinsiyetin yaşın canlı ağırlığın mevsimin gebelik durumunun beslenmesinin ve kırkım ağırlığının önemli etkisi olmasına karşın yün verimi ve yün kalitesi kalıtsaldır. Yün verimi üzerine beslenme ve ısı gibi diğer faktörlerin dolaylı etkisi vardır. Bu yüzden yetiştiricilikte sürekli olarak en verimli tavşanlar seçilerek ırkın verim özelliği yüksek tutulmalıdır. Fazla ve kaliteli yün almak saf yetiştiricilik yapmak iyi bakım ve besleme şartları uygulamak ve seleksiyon yapmakla mümkündür. Damızlık tavşanların ve yün üretiminde kullanılacak tavşanların seleksiyonu 25.haftalık yaştaki kırkım sonuçlarına göre yapılır.

Ankara tavşanlarında dişilerde iki yün verimi erkeklerden %15-20 oranında daha fazladır ve en yüksek kalitede yün dişilerden elde edilir. Yetişkin dişi tavşan yaklaşık olarak 4 kg. canlı ağırlığa ulaştığında yün verimi en yüksek düzeydedir. Gebelik ve laktasyon dönemleri yün verimini 1/3 oranında düşürür.Ankara tavşanları 10-25 °C arsındaki sıcaklıklarda bakılır. Yüksek sıcaklık yem tüketimini azaltır yünün büyüme hızını ve sonuç olarak yün verimini düşürür. Özellikle 30 °C gibi yüksek sıcaklıklarda yünün miktarı ve kalitesi düşer. Buna karşın 5 °C gibi düşük sıcaklıklarda yünün miktarı artar. Ancak bu sıcaklıkta tavşanlarda yem tüketimi çok artmakta ve birim yün başına gider yükselmektedir.Ankara tavşanlarının ana ürünü yaklaşık % 75 oranında keratin içeren yün örtüsü olduğu için rasyonda alınan enerjinin her ünitesi başına daha çok proteine ihtiyac vardır. Bu hayvanların rasyonlarında %116-17 oranında ham protein 2898 kcal/kg sindirilebilir enerji ihiyacı vardır. Özellikle sülfür içeren amino asitler (%0.6) lisin metiyonin sistin yüksek oranda rasyonda bulunmalıdır. Bununla birlikte gebelik sırasındaki beslenme gelecekte yün üretecek hayvanlar için özel bir öneme sahiptir. Çünkü tüy follikülünün oluşumu gebelik süresiyle yakından ilişkilidir. Fotüsün derisindeki primer sentral folliküllerin oluşmu gebeliğin 18.-20. günlerinde primer leteral folliküllerin gelişimi 22.-26. günlerde olur ve sekunder folliküller ise 27.-28. günlerde gelişir. Eğer bu dönemlerde fakir besin maddeleri nedeniyle az miktarda tüy follikülü gelişirse daha sonra gereğinde fazla zengin besin maddeleri verilse de yün üretimi yetersiz miktarda olur. Bir başka deyişle gebe dişinin yeterli düzeyde beslenmesi yavruların yün veriminin yüksek olması açısından önemlidir.Ankara tavşanlarında her üç ayda bir yani yılda 4 kez kırkım yapılmaktadır. Kıllar üç ayda en uygun düzeye ulaşır ve bu dönemde kırkım yapılmazsa yün kendiliğinden dökülmeye başlar.
İlk kırkım yaşı yaklaşık üç aydır. Ancak bu süre kışın dahada geç olabilir. Yavrular 7 haftalık olunca taranmaya alıştırılırlar ve haftada bir kez tarakla dikkatlice taranırlar. Tarama yün kalitesini artırır. Tarağın kemikten olması tercih edilir. Tarama için yumuşak tel bir fırçada kullanılabilir. Yavrular 6 aylık olunca yünün kalitesi istenilen ölçüye ulaşır. Bu zamana kadarda yavrular taranmaya alışmış olurlar.Yün makas elektrikli veya el kırkım aletleriyle yapılan kırkımla veya yolma yöntemi ile elde edilir. Özel kırkım makaslarıyla deri üzerinde üç mm.’ye kadar yün bırakmak mümkündür. Ancakmakasla yapılan kırkımda elde edilen kırpıntı yün oranı (10mm’den kısa ) fazladır. Bu değersiz yün kırpıntıları kırkımdan sonra yapılan düzeltmelerden kaynaklanır. Ayrıca kırkım sırasında deriye zarar vermemeye özen gösterilmelidir. Özellikle memeler yaralanmaya karşı son derece hassastır. Elektrikli kırkım aletleri ile kışın ısı izolasyonunu sağlamak için deri üzerinde 5mm. uzunluğunda yün bırakılabilir. Bir tavşanın kırkılması için 10-20 dakikalık bir zaman yeterlidir. Dolayısıyla elektrikli kırkım aletleri ile işgücü ve zamandan tasarruf sağlanır. Yolma işleminde ise sadece kalın uçlu tam olgunlaşmamış kıllar alınır. Bu da yünün kaba görülmesine neden olur. Ayrıca yolma yönteminde ısı izolasyonu daha düşüktür. Bu işlem yaklaşık 30-40 dakkika sürmektedir. Yolarak yün elde etme tüy dökme zamanında yapıldığı için bu teknik kullanıldığında iki yolum arasındaki süre kısaltılamaz.
Kırkım veya yolma sonucu elde edilen yün bir kaç gün havalandırılır ve kalitesine göre sınıflandırılır. Yünün parlaklığı özgül ağırlığı yumuşaklığı kılın uzunluğu ve çapı keçeleşme ve kemp kıl oranı kirlilik oranı yünün kalitesini belirleyen unsurlardır