Dış ekonomi politikası hükümetlerin ticaret ve üretim faktörleri akışlarının yönüne bileşim ve hacmine müdahaleye yönelik tüm faaliyetleridir. Dış ekonomi politikasının amaçları şunlardır: Kendi kendine yeterlik ekonomik refah ekonomik korunma ödemeler bilançosunda denge ve ekonomik kalkınma. Dış ekonomi politikasında hükümetler değişik araçlar kullanarak uluslararası ticaret ve faktör hareketlerinin yönüne bileşimine ve içeriğine müdahale ederler. Bu araçlar tarifeler tarife dışı kısıtlamalar ve ihracatı teşvik yardımlarıdır. Gümrük tarifesi dış ekonomi politikasının en eski ve en çok kullanılan araçlarından biridir. Tanımda gümrük belli bir malın gümrük sınırını geçişinde ödenen vergi ve harçlardır. Tarife ise uluslararası ticarete konu olan bütün mallara uygulanan vergileri belirleyen listelerdir. Gümrük tarifeleri advalorem ve spesifik olmak üzere ikiye ayrılır.

Ayrıca bunların bileşiminden oluşan karma tarifeler de vardır. Advalorem vergilerithal edilen malın değeri üzerinden yüzde olarak alınır. Spesifik vergiler ise ithal edilen malın fiziki birimleri başına sabit miktarlarda tahsil edilir. Bir ülkede gümrük tarifelerinin yaratmış olduğu ekonomik etkiler sadece bir tek mal veya belli bir piyasa için analiz edildiğinde (kısmi denge analizi) dört çeşit ekonomik etki ortaya çıkar. Bunlar; koruma tüketim gelir ve yeniden dağıtım etkileridir. Gümrük tarifelerinin kısmi denge analizi ile ekonomik etkilerinin incelenmesinde koruma ve tüketim etkileri tarife uygulayan ekonomiye yüklenen net kayıptır. Eğer ekonomide tarifeler tüm ithalatı kısıtlayacak kadar yükseltilirse bir dönemde dışarıdan hiç ithalat yapılmaz ve yerli üretim yurt içi tüketimi karşılar. Bu tip tarifelere yasaklayıcı tarife denir. Tarihi gelişim içinde yeni kurulan sanayi dallarının veya ekonominin bir bölümünün tarife ile korunmasını ilk ortaya atan iktisatçı F. List'tir. List uluslararası rekabette ülkelerin belli bir seviyeye gelinceye kadar sanayilerini korumaları gerektiğini belirtmiştir. Ülke rekabet imkanını sağladıktan sonra koruma kaldırılmalıdır. Buna terbiyevi korumacılık denir. Gelişme yolunda olan ülkelerde gümrük tarifelerinin koruyuculuğunda kurulan bir sanayi dalının Mill-Bastable Testi'nden başarı ile geçmesi gerekir. Günümüzde gümrük tarife listelerinde yer alan vergi oranları nominal tarifelerdir ve yurt içi sanayi dallarına aynı oranda koruma sağlamamaktadır. Bu sebeple nominal tarifelerden farklı olarak etken tarife oranı kavramı geliştirilmiştir.

Bu oran sadece tamamlanmış mal üzerindeki tarife oranına değil fakat o malın üretiminde kullanılan ara malların üretimindeki tarife oranlarına da bağlıdır. Uluslararası ticaret son yıllarda hızla gelişirken ticarete konu olan mallar da süratle artmaktadır. Mal artışına paralel olarak bunların nitelikleri de değişmektedir. Karmaşık mal çeşitlerinin belli bir sistem içinde sınıflandırılarak tasnif edilmelerine diğer bir deyişle gümrük nomenklatürlerine ihtiyaç vardır. Günümüzde Armonize Mal Tanımı ve Kodlama Sistemi Hakkında Uluslararası Sözleşme uygulanmaktadır. Türkiye ile AB arasında 1 Ocak 1996 tarihinde Gümrük Birliği gerçekleştiği için bu tarihten sonra AB ve EFTA dışındaki ülkelere AB tarafından belirlenen ortak gümrük tarifesi uygulanmaktadır.