İnsanların grup içi davranışlarına ilişkin bilimsel çalışmalar yapan ve bireylerin davranışlarını etkileyen toplumsal güçleri inceleyen bilim dalı SOSYOLOJİ'dir.
Bilim adamının; gerçeğe mümkün olduğu kadar yaklaşmaya çalışmasıbulguları aslına uygun şekilde söylemesi incelediği olayları koşullara uygun şekilde tanımlaması bilimsel araştırma ilkelerinden DOĞRULUK ile ilgilidir.
Bir toplumda yer alan bireylerin birbirlerini etkilemelerini karşılıklı ilişkilerini ve bu ilişkileri nasıl gerçekleştirdiğini inceleyen sosyolojik yaklaşım ETKİLEŞİMCİLİK yaklaşımıdır.
Toplumsal yapıyı oluşturan parçalar: Kültür Toplumsal sınıf Statü Rol Grup Kurumlar
Başarılı bir evliliği sağlayan koşullar: Eşi kişi olarak sevmek Eşi yakın bir arkadaş olarak görmek Evliliğin kutsal olduğuna inanmak Eşin düşünce ve amaçlarına saygılı olmak.
TALCOT PARSONS yapısal-fonksiyonel yaklaşımın en önemli temsilcilerinden biridir.
Kültürün temel özellikleri: Kültürün toplumsal bir ürün olması. Dil sayesinde aktarılması. Öğrenilerek kazanılması. Her toplumun kendine özgü olması.
Saklambaç oynayan arkadaşlar toplumsal bir GRUP oluşturur.
Toplum içinde arzulanan ve nadir olarak bulunan ödül kaynak ve imtiyazlara ulaşma çabasına sosyoloji biliminde TOPLUMSAL TABAKALAŞMA adı verilir.
Toplumsal gruba ait özellikler: Sürekliliğe sahip olması. Üyeler arasında ilişkiler bulunması. Üyelerin ortak amaçlarının olması. Üyeler arasında etkileşim olması.
Toplumsallaşmayı en etkili ve verimli olarak sağlayan kurum EĞİTİM kurumudur.
Ana baba erkek çocuklarla evlenmemiş kızlar ve evlenen oğulun eş ve çocuklarından oluşan otoritenin en yaşlı erkekte olduğu aile biçimi BİRLEŞİK AİLE biçimidir.
Çok sayıda küçük çekirdek ailenin aynı çatı altında oturmasıyla oluşan ve akrabalık bağlarının çok kuvvetli olduğu aile tipi GENİŞ ailedir.
Suçu insan varlığının normal bir parçası olarak gören ve hatta bu tür davranışların toplumun düzenliliği açısından olumlu sonuçları olduğunu savunan kuramsal yaklaşım YAPISAL BASKI KURAMIdır.
Tabakalaşmanın toplumsal bir zorunluluk olduğunu öne süren kavram FONKSİYONALİST (Görevselci) kuramıdır.
19.yüzyılın başlarında bazı insanların suça eğilimli olarak doğduklarını ileri sürerek sosyal öğrenmenin sapkın davranışlar üzerinde etkili olduğunu savunan ve bunların biyolojik olarak dejenere olduğunu söyleyen kriminolog Cesare LAMBROSU'dur.
Ekolojinin kanunları: Herşey birbiriyle ilişkilidir. Hiçbir şey bedava değildir. Doğada hiçbir şey yok olmaz. Doğa her şeyi iyi bilir ve iyi yapar.
TEKNOLOJİK BAĞLILIK kavramı bilimde her teknolojinin kendinden önceki teknolojinin yarattığı sorunları çözümlerken kendisinin de yeni sorunlara yol açtığını vurgular. (Alvin Weinberg)