PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Köy ENSTİTÜLERİ ÜZERİNE



MeY
15.06.2009, 10:19
Köy ENSTİTÜLERİ ÜZERİNE
İki genç Milli Eğitim Bakanı'nın makam odasının kapısın çalar. İçerden tok bir ses:
-Giriniz, der.
İki genç bakana yaklaşır, saygıyla elini öperler ve bakanın işaretiyle karşı koltuğa otururlar. Söze kısa boylu, tombul yanaklı olan çocuk başlar.
-Babacığım, Gazi de ben de iyi dereceyle liseyi bitirdik. Artık tahsilimize Amerika'da devam etmek istiyoruz. İki yıldır harçlıklarımızdan bir miktar para biriktirdik. Siz de uygun görür bakanlığın bursundan destek olursanız...Bakan sıkıntılıdır. Oğlunun sözünü keser.
-Biraz dışarı çıkar mısın? Daha sonra içeride kalan uzun boylu delikanlıya döner:
-Oğlumun bu burstan yaralanması çeşitli söylentilere yol açabilir. O nedenle sadece senin yurt dışında eğitimin yapabilmen için burstan yararlanmanı sağlayacağım. Gerekli evrakları hazırla der. Buruk bir sevinçle dışarıya çıkan Gazi:
-Can, sana bir iyi, bir de kötü haberim var, der. Baban, senin burslu olarak Amerika'da öğretim görmene izin vermedi ama benim burs almamı sağlayacak. Tombul yanaklı çocuk elini cebine atar ve iki yıldır biriktirdiği harçlık çıkınını Gazi'ye uzatır.
-Bunu al, der. Tombul yanaklı çocuk, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel'in oğlu Can Yücel 'dir. Gazi ise dünyanın tanıdığı, ünlü beyin cerrahı Gazi Yaşargil'dir. Köy Enstitüleri gibi çağdaş eğitim kurumunu kuran bakan ile günümüz bakanlarını kıyaslamanız için... Aydınlık ile karanlığın farkı kadar kesin değil mi? (Alıntıdır)