PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Warcraft III: Reign of Chaos



ProfessionaL
27.05.2010, 19:32
Warcraft. Bu isim tam bir efsanedir. İlki çıktığında bayağı küçük olmam nedeniyle oynayamamıştım. İkincisini de hemen çıktığında değil de, 1 sene sonra falan oynayabilmiştim. Çok da beğenmiştim. Sonra merak edip ilkini de oynamıştım ve onu da beğenmiştim. İkincisini arkadaşlarımla başına yumulup bitirmiştik ve bitirdikten sonra bu oyunun bir efsane olduğunu öğrenmiştik.

Warcraft 2 de Warcraft 1 kadar, hatta daha fazla tutulunca Blizzard üçüncü oyunun haberini verdi. Blizzard’ın her oyunu yaparken oyun severlerin merakla beklemesi geleneği de sürdü. Yine çıkış tarihi ertelendi, oyun baştan aşağı değişti derken sonunda Haziran 2002’de Warcraft 3 geldi. Şimdi de bu uzun bekleyişin ardından hemen oyunu alıp bitirmiş bir gencin yazısını okuyorsunuz.

Human-Orc-Undead-Night Elf

Oyunun konusu Warcraft 2’nin bitişinden 30 yıl sonra geçiyor. Warcraft 2’de Elf-Dwarf-Human koalisyonu (!) Alliance, Orc’ları yenilgiye uğratmış, ancak Orc’lar kadar olmasa da ağır kayıplar vermiştir. Ortalıkta kalan tek tük Orc kabileleri dağıtılmış ve herkes ya öldürülmüş ya da teslim oldularsa toplama kamplarında esir alınmışlardır. Sadece küçük bir kısım yaşamak için tenha köşelerde saklanmıştır. Onlar da bayağı azınlıktadır.

Ama Alliance da her ne kadar savaşı kazanmış olsa da, durumu Orclardan farklı değildir. Siyasal sürtüşmeler başlamış, yaşlı kral toplantı ortasında tahtında uyuklamaktadır (ben bu senaryoyu gerçek hayatta çok yakın bir yerden hatırlıyorum ama...). Bir de karşılarında Orclar gibi tehlikeli bir rakip olmayınca iyice ayrılan Alliance çökmek üzeredir. Bu sırada Lordareon’da garip bir salgın hastalık başlar. Neredeyse aynı zamanda yapılan toplantı sırasında, taht odasına kuzgun kılığında bir büyücü girer ve çok büyük bir tehlikenin yaklaştığını, hemen batıya doğru ilerlenilmesini gerektiğini söyler ama hiç kimse dikkate almaz. Ama bu karmaşa içinde geçen 30 yılda kuzeydeki buzullarda yaşayan Undead’lerin armut toplamadığı ortaya çıkar ama kimse bunun farkında değildir. Biri hariç...

Warcraft 3 ilk başta neredeyse tamamen bir RPG olacaktı. Birkaç kahramana ve yanında basit askerlere sahip olacaktık. Yani Fallout Tactics’deki gibi. Ama sonra Blizzard büyük zorluklar ile karşılaştı ve bundan vazgeçip oyunu bir RTS’ye çevirdi. Böyle daha iyi olmuş zaten.

Oyunda 4 ırk var: Human, Undead, Night Elf ve Orc (bir de Burning Legion var ama onu oynayamıyorsunuz). Her ırkın senaryosu 9 bölümden oluşuyor. İlk olarak sadece Human senaryosu açık, onu bitirince Undead, onu bitirince diğeri ve onu da bitirince sonuncusu açılıyor. Her senaryonun bitiş filmi var, sadece Human Campaign’in başlangıç filmi var. Ama bu sizin canınızı sıkmasın. Her bölümün başında ve sonunda oyunun motoru ile hazırlanmış, sizi gerçek bir kahraman gibi hissettiren ve gerçekten heyecanlı ara sahneler var.

Her senaryoda ana karakterinizin yanına bazı kahramanlar geliyor. Mesela Human Campaign’in ilk görevlerinde yanınızda Uthar the Lightbringer var (Level 10 Paladin). Sonra o gidiyor ve çocukluk arkadaşınız Jaina Proudmoore geliyor (yanlış hatırlamıyorsam Level 4 Sorcerer). Sonra Muradin Bronzebeard’la karşılaşıyorsunuz ve o da size katılıyor.