MeY
13.01.2010, 11:41
'Gelecekten Bir Gün' filminin oyuncusu Rasim Öztekin: "Sinemacılar üzerine düşeni yapıyor ama seyirci vazifesini yerine getirmiyor!"
TÜRK SİNEMASI GÖREVİNİ YAPTI, SEYİRCİ YAPMIYOR!
15 Ocak'ta vizyona girecek olan 'Gelecekten Bir Gün' adlı romantik komedi filminde, öteki dünyadan yeryüzüne inen bir meleği canlandıran Rasim Öztekin, "100'ün üzerinde film üreten Türk Sineması, görevini yerine getirdi ama izleyici üzerine düşen vazifeyi yapmadı. Sektör hareketli ama sonuç iç açıcı değil. 100 filmden üç tanesi iş yapıyor, gerisi komik rakamlarda kalıyor. Seyirci sektöre hareketlilik getirmiyor" dedi. "Her oyuncu megalomandır. Bazılarında bu megalomanlık hastalık derecesindedir" diyen Rasim Öztekin, 'Gelecekten Bir Gün' filmini ve oyunculuğa dair görüşlerini anlattı:
ARAŞTIRMA YAPAMADIM!
* 'Gelecekten Bir Gün' filminde oynamayı nasıl kabul ettiniz?
Senaryo çok hoşuma gitti. "Yahu böyle bir film çekilse de ben de içinde rol alsam" dediğim 'Tanrı' filmine çok benziyordu. O filmi izlerken böyle bir rol oynamak istediğimi düşünmüştüm. İlk okuduğumda çok heyecanlandığım bir projedir bu.
* Filmde bir meleği canlandırdınız... Rolünüze nasıl hazırlandınız?
Melek rolü için araştırma yapma imkanım yoktu doğal olarak... Çok insanın kendi meleği vardır, bu da benim yarattığım melekti. Çok rahat, vurdumduymaz, dünyayla ilk defa karşılaştığı için de meraklı bir melek oldu.
* Filmin mesajından etkilendiniz mi?
Etkilendim tabii. 'Gelecekten Bir Gün'ün, şükretmeyi ve insanların bulundukları yaşamı daha da güzel hale getirmeyi savunan bir teması var. Bu çok güzel bir mesaj... Ben de dünyaya genelde pozitif bakmaya çalışırım. Koşullar ne olursa olsun olumlu olmaya çalışırım. Başıma gelen aksilikleri veya şanssızlıkları birer deneyim olarak görürüm. İleride bir daha aynı hataları yapmamak üzere bunların bir uyarı olduğunu düşünürüm.
DALGA GEÇMESİNİ SEVERİM
* En dramatik rolünüzde bile mizah olması kendiliğinden gelişen bir durum mu?
Bu benim oyunculuğumun içinde olan bir şey. Oynadığım tipi kendi içinde eleştirerek oynarım. O tipin aslında komik yanları da ortaya çıkar böylece. Karakterleri eleştirerek oynadığım için o tipin sempatik taraflarını da bulup ortaya çıkartabilirim.
* Komedi hayatı kolaylaştırıyor mu?
Tabii ki. Komedi hayatımda her zaman çok ön plandadır ve önemlidir. Kendimle, etrafımla, özellikle yakınlarımla dalga geçmesini çok severim. Dalga geçtiğim yakınlarımdan bana kırılanlar bile oluyor zaman zaman. Yaşama komik gözlüklerle bakmayı seviyorum ben. Bunu yapmazsanız, etrafınızdaki bir sürü problemi kafanıza ciddi anlamda takmaya başlarsınız ki; bu da ciddi bir sağlık bozukluğuna yol açabilir. Etrafınızda gelişen olaylara espritüel bir açıdan bakmak, beyinsel açıdan da çok önemli...
* Hangi komedyenlere gülüyorsunuz?
Benim en çok güldüğüm adamlardan biri Robin Williams'tır. Engin Günaydın'a da çok gülüyorum. 'Avrupa Yakası'ndaki abartılı oyunu hoşuma gidiyordu. Bu tür abartılara sinemada tahammül edemem tabii.
* Son dönemde izlediğiniz filmler var mı?
'Neşeli Hayat'ı izledim, beğendim. Aslında ben gülmeye gitmiştim ama hüzünlendim çıktım. Filmden sonra Yılmaz Erdoğan'ı arayıp, bu yorumumu ilettim; tebrik ettim.
DİZİ İZLEMEK BANA ÇOK SIKICI GELİYOR
* Oyuncu ne kadar güncel olmalı, kendini nasıl yenilemeli?
Aktörün çok güncel olması lazım... Günlük haberler gibi kendisini sürekli yenilemesi gerekiyor. Tabii ki, eskiden yaşadıklarımızın hepsi bizler için birer deneyimdir ve ileride yapacağımız şeyler için de bize önemli katkılar sağlar...
* Dizi starları sizce neden sinemada reyting alamıyor?
Dizi başka, sinema çok başka bir iş... Sinema seyircisi zaten dizi seyretmez çoğunlukla. Parasını verir ve seçerek gelir. Bu yüzden dizi yapımcılarını anlayamıyorum bazen. Sinema seyircisi dizi jönleri için para vermez. Sinemaya gidecekse aktör arar.
* Siz dizi izliyor musunuz?
Dizileri takip etmiyorum. "Neler oluyor, hangi arkadaşlarımız nerelerde oynuyor?" diye ara sıra zaplıyorum. Dizi izlemek bana çok sıkıcı geliyor. Biz bu işin içinde de olduğumuz için farklı bakıyoruz. Ancak uzun zamandan beri ilk defa 'Geniş Aile'yi seyrediyorum.
HER OYUNCU MEGALOMANDIR
Her oyuncu mutlaka megalomandır. Çünkü bizler egosu yüksek insanlarız. Bu egonun yükselme dereceleri farklıdır ve bazılarında hastalık derecesindedir. Benim egom çok yüksek değildir. Öyle büyük hırslarım da yoktur. "Şuna da ulaşacağım, altı tane jipim olacak, 12 tane daire alacağım, dönüm dönüm arazilerim olacak" gibi kaygılarım yok. Kendime ulaşabileceğim ufak mutluluklar koyuyorum. Ben bu işi mutlu olmak için yapıyorum.
TÜRK SİNEMASI GÖREVİNİ YAPTI, SEYİRCİ YAPMIYOR!
15 Ocak'ta vizyona girecek olan 'Gelecekten Bir Gün' adlı romantik komedi filminde, öteki dünyadan yeryüzüne inen bir meleği canlandıran Rasim Öztekin, "100'ün üzerinde film üreten Türk Sineması, görevini yerine getirdi ama izleyici üzerine düşen vazifeyi yapmadı. Sektör hareketli ama sonuç iç açıcı değil. 100 filmden üç tanesi iş yapıyor, gerisi komik rakamlarda kalıyor. Seyirci sektöre hareketlilik getirmiyor" dedi. "Her oyuncu megalomandır. Bazılarında bu megalomanlık hastalık derecesindedir" diyen Rasim Öztekin, 'Gelecekten Bir Gün' filmini ve oyunculuğa dair görüşlerini anlattı:
ARAŞTIRMA YAPAMADIM!
* 'Gelecekten Bir Gün' filminde oynamayı nasıl kabul ettiniz?
Senaryo çok hoşuma gitti. "Yahu böyle bir film çekilse de ben de içinde rol alsam" dediğim 'Tanrı' filmine çok benziyordu. O filmi izlerken böyle bir rol oynamak istediğimi düşünmüştüm. İlk okuduğumda çok heyecanlandığım bir projedir bu.
* Filmde bir meleği canlandırdınız... Rolünüze nasıl hazırlandınız?
Melek rolü için araştırma yapma imkanım yoktu doğal olarak... Çok insanın kendi meleği vardır, bu da benim yarattığım melekti. Çok rahat, vurdumduymaz, dünyayla ilk defa karşılaştığı için de meraklı bir melek oldu.
* Filmin mesajından etkilendiniz mi?
Etkilendim tabii. 'Gelecekten Bir Gün'ün, şükretmeyi ve insanların bulundukları yaşamı daha da güzel hale getirmeyi savunan bir teması var. Bu çok güzel bir mesaj... Ben de dünyaya genelde pozitif bakmaya çalışırım. Koşullar ne olursa olsun olumlu olmaya çalışırım. Başıma gelen aksilikleri veya şanssızlıkları birer deneyim olarak görürüm. İleride bir daha aynı hataları yapmamak üzere bunların bir uyarı olduğunu düşünürüm.
DALGA GEÇMESİNİ SEVERİM
* En dramatik rolünüzde bile mizah olması kendiliğinden gelişen bir durum mu?
Bu benim oyunculuğumun içinde olan bir şey. Oynadığım tipi kendi içinde eleştirerek oynarım. O tipin aslında komik yanları da ortaya çıkar böylece. Karakterleri eleştirerek oynadığım için o tipin sempatik taraflarını da bulup ortaya çıkartabilirim.
* Komedi hayatı kolaylaştırıyor mu?
Tabii ki. Komedi hayatımda her zaman çok ön plandadır ve önemlidir. Kendimle, etrafımla, özellikle yakınlarımla dalga geçmesini çok severim. Dalga geçtiğim yakınlarımdan bana kırılanlar bile oluyor zaman zaman. Yaşama komik gözlüklerle bakmayı seviyorum ben. Bunu yapmazsanız, etrafınızdaki bir sürü problemi kafanıza ciddi anlamda takmaya başlarsınız ki; bu da ciddi bir sağlık bozukluğuna yol açabilir. Etrafınızda gelişen olaylara espritüel bir açıdan bakmak, beyinsel açıdan da çok önemli...
* Hangi komedyenlere gülüyorsunuz?
Benim en çok güldüğüm adamlardan biri Robin Williams'tır. Engin Günaydın'a da çok gülüyorum. 'Avrupa Yakası'ndaki abartılı oyunu hoşuma gidiyordu. Bu tür abartılara sinemada tahammül edemem tabii.
* Son dönemde izlediğiniz filmler var mı?
'Neşeli Hayat'ı izledim, beğendim. Aslında ben gülmeye gitmiştim ama hüzünlendim çıktım. Filmden sonra Yılmaz Erdoğan'ı arayıp, bu yorumumu ilettim; tebrik ettim.
DİZİ İZLEMEK BANA ÇOK SIKICI GELİYOR
* Oyuncu ne kadar güncel olmalı, kendini nasıl yenilemeli?
Aktörün çok güncel olması lazım... Günlük haberler gibi kendisini sürekli yenilemesi gerekiyor. Tabii ki, eskiden yaşadıklarımızın hepsi bizler için birer deneyimdir ve ileride yapacağımız şeyler için de bize önemli katkılar sağlar...
* Dizi starları sizce neden sinemada reyting alamıyor?
Dizi başka, sinema çok başka bir iş... Sinema seyircisi zaten dizi seyretmez çoğunlukla. Parasını verir ve seçerek gelir. Bu yüzden dizi yapımcılarını anlayamıyorum bazen. Sinema seyircisi dizi jönleri için para vermez. Sinemaya gidecekse aktör arar.
* Siz dizi izliyor musunuz?
Dizileri takip etmiyorum. "Neler oluyor, hangi arkadaşlarımız nerelerde oynuyor?" diye ara sıra zaplıyorum. Dizi izlemek bana çok sıkıcı geliyor. Biz bu işin içinde de olduğumuz için farklı bakıyoruz. Ancak uzun zamandan beri ilk defa 'Geniş Aile'yi seyrediyorum.
HER OYUNCU MEGALOMANDIR
Her oyuncu mutlaka megalomandır. Çünkü bizler egosu yüksek insanlarız. Bu egonun yükselme dereceleri farklıdır ve bazılarında hastalık derecesindedir. Benim egom çok yüksek değildir. Öyle büyük hırslarım da yoktur. "Şuna da ulaşacağım, altı tane jipim olacak, 12 tane daire alacağım, dönüm dönüm arazilerim olacak" gibi kaygılarım yok. Kendime ulaşabileceğim ufak mutluluklar koyuyorum. Ben bu işi mutlu olmak için yapıyorum.