PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Cem benim aşık olduğum kişiyi öğrenince olay çıktı



MeY
12.01.2010, 10:37
Kaliforniya'da yapılan bir ankette dünyanın efsanevi 81 şarkıcısı arasına giren Selda Bağcan, Cem Karaca ile yıllar önce yaşadıklarına açıklık getirdi: Benim aşık olduğum biri vardı, Cem bunu öğrendi, gitti orayı bastı filan. Çok şövalyedir...

Unutulmaz türkülerin yanık sesi Selda Bağcan, Kaliforniya'da yapılan bir ankette, dünyanın efsanevi 81 şarkıcısı arasına girdi. Joan Baez'dan Maria Callas'a kadarseçkin isimlerin arasında yer alan Selda Bağcan, Yeni Aktüel için Arda Uskan'a konuştu...

Önümdeki kitapçıkta 'Dünya Müziğinde Efsane Kadınlar' diye çok önemli bir liste var. Burada Joan Baez'dan Maria Callas'a, Edith Piaf'tan Ümmü Gülsüm'e kadar 81 şarkıcı arasındasın! Bu listeyi kim hazırlamış?
The Times gazetesinde yayımlanan 'Kadınlar neden dahi olamaz' adlı bir makaleden yola çıkarak, Kaliforniyalı sunucu Sandy Miranda'nın dünya çapında düzenlediği bir anketin sonucu bu.

BEN BAŞKA BİRİNE AŞIKTIM

70'li yıllarda Ankara'da ünlüydün. Radyolar diğer illere yayın yapamıyorlardı. Peki sen bu şarkıları yaptığında Barış Manço ve Cem Karaca da ünlü müydü?
O zaman Cem ve Barış henüz isim değillerdi. 1969'da Ankara'da kardeşlerimin 'Beethoven' adlı bir gece kulübü vardı. Orada çalıp söylüyorum gitarla türküleri. Cem Karaca geldi bir gece, 'Tatlı Dillim'i aldı benden, "Sana plak yaptıracağım" dedi, koştu gitti İstanbul'a, kendisi plak yaptı.

Arakladı yani... Ama bunlar zaten türkü değil mi, anonim yani?
Evet, ama ilk benden duydular. Barış Manço da 'Katip Arzuhalim Yaz Yare Böyle'yi ilk benden duydu, gitti o da plak yaptı. Onlarınki pek duyulmadı ama ben yapınca bir hafta içinde müthiş bir talep patlaması oldu. İki plak da aynı günde çıktı. Milyonlar sattı.

Cem Karaca şarkıyı aldı ama galiba seni de almış! Flört ettiğiniz doğru mu? Ben şahidim o günlere! Rahmetli, sana peçetelere şiirler yazardı.
Kulübe gelirdi, yemek yerdik beraber. Arkadaş olmuştuk!

Hafif bir kırıştırma olduğu kanaatindeyim!
Benim o zaman aşık olduğum biri vardı, Cem bunu öğrendi, gitti orayı bastı filan. Çok şövalyedir... O peçete olayları daha sonradır. Şiirleri yazar, nasıl olmuş diye bana danışırdı.

Ama onlar aşk şiirleriydi değil mi?
Sana arkadaşımdı dedik ya... Üstüme gelme!

Sonra İstanbul'a geldin...
O kadar ünlü olmuşum ki film bile çevirttiler bana. Ama nasıl kötü bir film anlatamam. O dönem karşılıksız bir aşkım var, kendimi göstermek için paralanıyorum. Bir sürü film teklifi var, ben acele olsun, o görsün diye, ilk geleni, en kötüsünü kabul etmişim.

Bu arada Cem Karaca...
Biz sırdaş olduk onunla. Bütün turnelere konserlere beraber çıkardık. Bir gün Cem bir konserde gelen çiçeğe teşekkür etti. Meğer, bir fraksiyonun çiçeğiymiş... O zaman neredeyse solda 56 ayrı fraksiyon var. Cem, bir tanesini seçmiş. Bana diyor ki, "Hadi sen de seç..." Oysa ben fraksiyon filan seçmeden, düşüncelerimde özgür olmak istiyordum. O gün o fraksiyonun çiçeğine teşekkür edince, başka fraksiyondakiler bizi dövmeye kalktılar. Çıktım sahneye, etmeyin, eylemeyin...

Bu yüzden başına gelmeyen kalmadı...
1977'den itibaren yargılandım. Birincisi 'Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi' şarkımdan. Bu şiirdi, besteyi ben yapmıştım. Sonra Zülfü Livaneli'nin şiiri olduğunu öğrendim. Avukatım da Orhan Apaydın, o zaman bütün solcuların avukatıydı. Hakim teyzemin arkadaşı çıktı. "Avukatı değiştir, yoksa ceza alacaksın" dedi...

EVDEYKEN 'YURDA DÖN' DEDİLER

Değiştirdin mi?
Değiştirebilir miyim; ayıp, adama nasıl derim... Sonra bir ceza verdiler, ertelediler. Daha sonra 'Koçero' şarkısından yargılandım. En matrağı bir gün evde otururken, 'yurda dön' çağrısı aldığımı öğrendim...

Sen yurtdışında mısın?
Yok canım, evde oturuyorum. O günlerde Cem, Zülfü, Melike, Şanar yurtdışında. "Bu da herhalde yurtdışındadır" demişler anlaşılan. Sıkıyönetim savcısını aradım, "Selda Hanım dikkatli konuşun, telefonunuz dinleniyordur" dedi. Bizzat savcı söylüyor. Akşamüzeri kardeşim aradı. Onunla konuşurken baktı, telefonda daktilo sesleri. Biri, "Resmi evrak getirilsin" diye fısıldıyor. Duyuyorum... "Abiciim bak" dedim, "Telefonu dinlemeyi bile beceremiyor bunlar." Pıt diye kapandı telefon. Ertesi gün bavulumu topladım gittim. Savcıya pasaportumu gösterdim. Akşamına da beni serbest bıraktılar.

Ama solculuk alnına yapışınca dertler bitmez...
Gazetecinin biri, Cem ile benim 1979'daki Almanya 1 Mayıs yürüyüşündeki resmimizi gönderdi Türk gazetelerine. Cem'i hırpalamak için 'Türkiye aleyhine yürüdüler' diye verdi haberi gazeteler. Sonuçta hepsinden beraat ettim. Sadece 'Koçero' yüzünden boş yere 49 gün hapis yattım. Eşkıya Koçero'yu anlatıyor şarkı ama adam Kürt ya...

AÇILIMI SAMİMİ BULMUYORUM

Şimdiki açılımın tarihçesi gibisin...
İki buçuk yıl sürdü benim mahkemem. 1991'de yeniden müracaat ettim 'Koçero'yu yayınlayabilmek için. Bugün açılım filan diyenlerin samimiyetine inanmıyorum. Çünkü 1991 yılında zaten Kürtçe yasak değildi. İlk açılımını yapan da benim...

Yurtdışında daha ünlüsün!
İngiltere'de dört, İsrail'de bir albümüm yayınlandı. New York'ta bazı diskolarda benim şarkılarımla dans ediyorlarmış. Sözlerini anlamıyorlar tabii... Ben isyan ediyorum, onlar dans ediyor... Ayrıca Amerikan radyolarında en çok istek alan şarkıcılar arasındayım. 'Gesi Bağları' liste başı olmuş. Amerikan TV'lerinde çok izlenen 'Beverly Hills' dizisinde şarkım kullanılıyor, ayrıca ünlü bir bilgisayar oyununda da (Skate-2) yine sesim kullanılmış, oyunun TV reklamlarında da bu kısım yayınlanıyor. Avustralyalı hip-hop grubu şarkımı almış ve Amerikalı ünlü sinema-dizi oyuncusu ve rap şarkıcısı Mos Def, 2009 yılında yayınlanan yeni albümü 'The Ecstatic'de 'Super Magic' adlı şarkısında benim sesimi aynen alarak üzerine rap yapmış. Al sana popülerlik!

Geleceğine nasıl bakıyorsun?
Tabii ki umutla bakıyorum. Şayet 'Dünyanın Efsanevi Şarkıcıları' arasına girmişseniz umutla bakacaksınız. Joan Baez'ın dünya turnesini bekliyoruz. Birlikte sahneye çıkacağız. Ama yaşımızı başımızı aldığımız için artık böyle şeyler beni pek heyecanlandırmıyor. Şimdi beni dünya turnesine çıkarsalar ne olacak? Zaten dünyanın her yerine gitmişim. Yani eski hırsı, ihtirası kalmıyor insanın.